..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Ýnsanlarýn bazen neye güldüklerini anlamak güçtür." -Dostoyevski
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




20 Eylül 2016
Göçe Göçe - Göçmenler Kýzýlpýnar'da da Adetlerini Sürdürüyorlar - 34  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Sedankada bir evde toplanýlýr, kadýn kadýna sohbet edilir, eðlenilirmiþ. Kadýnlar yanlarýnda getirdikleri el iþlerini yaparlar, birbirlerinden iþ örneði alýp verirlermiþ. Sedanka, gecenin geç saatine kadar devam ediyormuþ.O nedenle, yazýn deðil de daha çok kýþýn yapýlýrmýþ. Çünkü yaz mevsiminde gündüz tarlada, harmanda yapýlacak iþ çoktur.


:AJGJ:




Dýþardan bir kadýn sesi geliyor, ninemin köpeði Akiþ de havlayarak ortalýðý yýkýyor.
-Ma Aþþe abu uuu... Aþþe abu!
Ninem aþevinden ayata çýkýyor, ben de arkasýndan gidiyorum. Feracesinin önünü eliyle tutan genç bir kadýn, avlunun arkasýndan seslenmeye devam ediyor:
-Þu köpene baksana, beni paralaycak nerdeyse!
-Gel korkma, bi þeycik yapmaz. Çýübe çüüü namussuz. Git þurdan, çübe!
Ninemin köpeðinin tüyleri bembeyaz. O yüzden adýný Akiþ koymuþlar. Orta büyüklükte bir köpek. Avlu içine yabancý kimseyi sokmaz, sokakta ise kimseye bir þey yapmaz. Aradan bir sene geçmesine raðmen avlu içine giren her yabancýya saldýran köpek, annemle beni görünce havlamadý bile. Kuyruðunu sallayarak yanýmýza gelip baþýný ayaklarýmýza sürdü. Bizi tanýmýþtý.
Köyün köpeklerinden çok korkuyorum. Birkaç kere beni ýsýrdýlar. Bizim avlunun bitiþiðinde, teyzemler oturuyor. Onlarýn Tilki adýný verdikleri küçük, sinsi bir köpekleri var. Teyzemlerin avlusuna tek baþýma girdiðim bir gün, aniden karþýma çýktý ve havlamaya baþladý. Korkup kaçtým, köpek de peþimden kovalamaya baþladý ve beni yakalayýp ayaðýmdan ýsýrdý. Teyzem çýkýp beni kurtardý. Günlerce bacaðým acýdý. Onun gibi, köyde hiç habersiz insana dalan köpek çok. Bu köpeklerin bazý sahipleri, bunlarýn boyunlarýna küçük bir çýngýrak takmýþ. Böylece çýngýrak sesini duyarak gafil avlanmaktan kurtulabiliyor insanlar.
-Aþþe abu, bu gece Þadiyelerde sedanka var. Yarýn gece de bizde anamýn kýrký için mevlit okutacaz.
-Sedankada benim iþim olmaz. Napacam orda? Gençler yapsýn sedankayý. Ama mevlide gelirim.
Sedankada bir evde toplanýlýr, kadýn kadýna sohbet edilir, eðlenilirmiþ. Kadýnlar yanlarýnda getirdikleri el iþlerini yaparlar, birbirlerinden iþ örneði alýp verirlermiþ. Sedanka, gecenin geç saatine kadar devam ediyormuþ.O nedenle, yazýn deðil de daha çok kýþýn yapýlýrmýþ. Çünkü yaz mevsiminde gündüz tarlada, harmanda yapýlacak iþ çoktur. Bazý ev sahipleri sedankaya gelenlere mýsýr patlatýp ikram ederlermiþ. Köyün genç erkekleri, sedanka olan evleri takip ederler; evlerin etrafýnda kendilerini belli etmeden, gizlice açýk kalan perdeden genç kýzlarý gözlerlermiþ. Eðer sedankaya katýlan akrabalarýndan bir kadýn varsa, önceden ondan perdeyi biraz aralamasý için yardým isterler, adeta yalvarýrlarmýþ.
-Ýyi o zaman, ama bak mevlide mutlaka gel! Deyip genç kadýn giderken ninem:
-Tamam tamam, gelecem... Dedi.
Ertesi geceki mevlüde, ninem beni de götürdü. Benden baþka iki çocuk daha vardý orada. Biz çocuklarýn mevlüde gitme nedenimiz, orada verilen ikramlardý. Bazý mevlüdlerde, bir külah içinde þeker verilirdi. Külahýn en üzerinde bir lokum ve lokumun altýnda da birkaç tane akide þekeri olurdu. Bu ikram çocuklarý sevindirirdi, ama bazý yerlerde ise suda haþlanmýþ mýsýr tanesi ikram edilirdi. Tabii bu ikramdan memnun olmamýz beklenemezdi.
Mevlüde gelenler yere oturur, okunma sýrasýnda konuþulmaz ya da ayaða kalkýlmazdý. Sadece mevlüdün selamlaþma bölümünde kadýnlarýn hepsi ayaða kalkar ve birbirlerinin ellerini tutarlardý. Sonra gene oturulurdu. Bu mevlüdte mýsýr daðýtýldýðý için gittiðime piþman oldum. Gerçi mevlüd boyunca uyumuþtum. Ben uyurken üþümeyeyim diye ninem feracesini üzerime örtmüþ. Mevlüd bitince beni uyandýrdý.



Ninem ayný zamanda köy düðünlerinin vazgeçilmez aþçýsýydý. Düðün sahipleri, birkaç gün önceden gelip ninemi çaðýrýrlardý. O da, kim olursa olsun, mutlaka bu daveti kabul ederdi. Bu düðünlerden birine beni de götürmüþtü. Düðün evine gittiðimizde, üç yerde birden ateþ yakýldýðýný gördüm. Gidince bir müddet, yemek yapmak ve düðüne gelenlere ikramda bulunmak için kullanýlan kapkacaðýn getirilmesini bekledik. Bu kapkacaklar, köyde ortaklaþa kullanýlýyordu. Bir hayýrsever, düðün yapacaklar kapkacak telaþýna düþmesin diye almýþ. Her düðünden sonra bunlar, yýkanýp temizlenir ve çuvallar içinde bir sonraki düðüne kadar saklanýrmýþ. Kaplarýn çoðu bakýr olduðu için, belli bir kullaným sayýsýndan sonra kalaylatýlmasý gerekiyormuþ. Bu kalaylatma iþini de düðün sahibi ya da bir hayýrsever, yaptýrýrmýþ. Yoksa kalaysýz bakýr kapkacak, içine yemek konup yendiðinde zehirlenmelere yol açýyormuþ. Bizim köyde de, daha önceleri bu yüzden zehirlenen insanlar olmuþ. Tabii sadece düðündeki deðil, evlerdeki kapkacak da kalaylanýyormuþ. Kalaylama iþini yapan çingeneler varmýþ. Bunlar sýk sýk köyü ziyaret ediyorlarmýþ. Bir kere ben de bir çingene kadýnýn:
-Kalayci geldi, kalayci... Adii bakalým kalayci geldi... Kap kalaylarim, kacak kalaylarim... Kalayciii.... diye baðýrarak köy sokaklarýný dolaþtýðýný görmüþ ve sesini duymuþtum.
Düðün evinin avlusuna giren bir eþek arabasý ile, kapkacaklar geldi. Üç tane kazan ve aðýzlarý kapalý iki çuval... Kapkacaklar geldikten sonra, ninemin koþuþturmacalarý da baþladý. Bu iþte tek baþýna deðildi tabii. Etrafýnda ona yardým eden çok sayýda genç kýz ve kadýn vardý. Onlara emir veriyor, iþlerin nasýl yapýlacaðýný anlatýyordu. Fýrýnda ekmekler piþiyor, önceden açýlýp kýzartýlmýþ içi boþ týrtýklý baklavalar tepsilere diziliyor, patates soyuluyor, pirinç ve keþkeklik buðday ayýklanýp yýkanýyor, bir adam da dört tane tavuðu kesmek üzere evin arkasýna götürüyordu...
Bu düðünde çorba, keþkek, patates aþý, baklava ve sütlü(sütlaç) verilecekti.
Yemekler henüz hazýr deðildi, ama ben acýkmýþtým. Nineme söyledim. Beni hemen aþevindeki ocaðýn baþýna götürdü. Maþa ile ocaktan korlaþmýþ ateþleri kenara çekip, üzerine kocaman bir tavuk ciðeri koydu, bunun iki tarafýný da iyice kýzarttý. Ciðeri bir dilim ekmekle birlikte yedim, çok lezzetliydi.
Yemekler piþerken, bahçeye sofralar hazýrlandý, üzerilerine ekmek ve kaþýklar kondu. Piþince de önce erkekler sofralara oturdu, çorba, yemek ve keþkek getirildi. Herkes ayný tas ve sahandan kaþýkla çorba, yemek ve keþkeði yiyerek karnýný doyurdu. Ýçinde ceviz, fýndýk filan hiçbir þey bulunmayan haþlanmýþ týrtýklý baklava tepsileri ve derin taslardaki sütlü de misafirlere yapýlan son ikram oldu. Daha sonra kadýnlar da ayný þekilde yemek ve tatlýlarýný yediler. Bu arada davulcu ve zurnacýlar unutulmadý, onlara da sofra kuruldu.
Düðünde içki yoktu. Ancak köyün delikanlýlarý bir þekilde bunun da bir yolunu bulup içmiþti. Ýçki içtikleri belli olanlar sýk sýk davulcu ve zurnacýya:
-Çal bi tane Tekirdað Karþýlamasý... Diyorlardý. Ayný parçayý defalarca çalmaktan usanan bu adamlar, isteði yerine getirmezlerse delikanlýlarýn öfkeli bakýþlarý, hakaret eden sözleri ile karþý karþýya kalýyorlardý. Hatta üzerlerine hücum edenler bile oluyordu. Belki de sabaha kadar Tekirdað Karþýlamasý'ný çalmak zorunda kalacaklardý! O yüzden bazý çalgýcýlar, Kýzýlpýnar'a çaðrýldýklarýnda nazlanýyorlarmýþ. Eeee, gece gündüz durmadan çalmak kolay bir iþ olmasa gerek! Bir de Kýzýlpýnar gençlerinin, düðünlerde çýkardýklarý kavgalar varmýþ. Ama her düðünde deðil. Daha doðrusu, Kýzýlpýnar düðünlerinde yabancý köylerden gelen gençler olursa, mutlaka bir kavga çýkarmýþ. Köylerinin kýzlarýný yabancýlardan kýskanmalarýndan olsa gerek...
Aský(taký) merasimini de seyrettim. Taký merasiminde sadece kadýnlar vardý. Bir kadýn kimin ne hediye ettiðini yüksek sesle baðýrarak, herkese duyuruyordu:
-Komþusu (H)alime'den bardak takýmý..
-A(h)retliði Fatme'den tencere.
-Teyzesinden altýn.
-Dayýsýnýn karýsýndan tabak takýmý.
.....
.....
Düðün evinde bir-iki saat uyumuþum. Ninem beni evimize gitmek için uyandýrdýðýnda vakit geceyarýsýný geçiyordu. Ninemin iþi bitmiþti, ama çalgýlarýn sesinden düðünün hâlâ devam ettiði anlaþýlýyordu. Ninem hazýrlanýrken ben de düðünü seyretmek için bahçeye çýktým. Düðün evinin bahçesini aðaçlara ve direklere asýlmýþ lüküsler aydýnlatýyordu. Bunlara bakýnca gözlerim kamaþtý.
Ninem feracesini giydikten sonra birinde çorba, diðerinde keþkek olan iki bakýrý komislaya takýp omzuna koydu. Düðün sonunda bütün kazancý, bu aldýklarý kadarmýþ. Verseler de para almazmýþ.
Eve yoldan deðil de, elalemin avlu içlerinden geçip gidecektik. Yoldan gitsek uzun sürermiþ, böyle kestirmeymiþ. Ama hangi avluya girsek, hemen o evin köpeðinin saldýrýsýna uðradýk. Ninem alýþýk olduðundan, köpeklerden hiç korkmuyordu, ben ise korkudan tir tir titriyordum ve ninemin feracesine sýmsýký asýlmýþtým. Ayaklarýma dolaþan dallar, çalýlar ve içine düþtüðüm çukurlar rahatsýz ediciydi. Karanlýkta uykulu gözlerle düþe kalka ninemin evine geldiðimde kendimi hemen yataða attým.
(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.