"Bana ev hikayesinden söz açmayýn. Artýk benim oraya gideceðim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Kur'an-ý Kerim'i anlamamanýn ve anlamak istememenin karþýlýðýndaki hükümleri Allah(c.c), ayetleriyle biz insanlara-aklýný kullananlara- bildirmektedir.Bu ayetler ki kendilerini hem bireysel hem de topyekün anlamlý kýlan yeterlilikte ve kusursuzluktadýr. Baþka bir ifadeyle ayetler, kendilerini tefsir edebilen, hiçbir rivayete veya beþeri faaliyete gerek býrakmaksýzýn herhangi bir çeliþkiye mahal vermeden akla ve fýtrata tamamen uygunluk içerisinde bir iþleve sahiptir. Ayetleri cýmbýzla alýp hayatýna temel alanlarýn hayattaki yansýmalarý gayet ortadadýr. Ne var ki birileri bundan hiç de rahatsýz olmamakta; aksine içinde bulunulan yaþamýn keyfiyetine varmak adýna yaklaþým tarzlarý belli bir zihniyete ve ideolojiye hizmet etmekten eksik kalmamaktadýr. Hayatý doðru anlayýp, doðru anlaþýlmak için muttaki bir bakýþ açýsýyla ayetleri ele almak lazým gelir. Ayet denilince aklýmýza sadece iki kapak arasýnda yazýlý olanlar gelmemelidir. Yazýlý olanlarýn ayný zamanda fiziki ve metafizik alemdeki tüm yansýmalarý birer ayettirler. ''Size ayetlerimi böyle açýklýyorum'' derken Yüce Allah, sadece yazýlý olanlarý deðil, bunlarla birlikte aslýnda evreni, hayatý, var oluþ sebebimizi bize açýklýyor. Bütün bunlarý da evren yasalarýyla, evrenin nasýl kýyam edip vücuda geldiðini ve çeþitli olgu ve olaylar ile beyan etmektedir. Daha tabiata açýlmadan öncesinde bile kendimize bakmamýz, kendi üzerimizde tefekkür etmemiz sonucunda insaný çepeçevre saran sayýsýz mucizelerle dolu ayetlerin var olduðu açýk bir þekilde görülecektir. Tabiki bunlarý görebilecek olanlar da düþünebilen akýl sahiplerinden baþka kimseler olamayacaktýr. Fakat bütün bunlar ortada iken hala birileri kendinden yoksun bir hayata tenezzül etmekte ve böyle bir hayatý akýl hocalarýna hediye etmekte direnmekteler. Allah(c.c), bizlere onlarýn vasýflarýný genel itibariyle gayet açýk bir þekilde ifade etmekte ve onlarý bilip, tanýyarak hayatýmýzý idame etme hususunda inceden bir ders vermektedir.''Onlara: ' Allah'ýn indirdiðine uyunuz' denildiðinde, onlar: 'hayýr! Biz, babalarýmýzý üzerinde bulduðumuz þeye uyarýz' derler. Ya babalarý bir þeye aklý ermemiþ ve doðruyu bulamamýþsa'' ( Bakara,170). Günümüzde de aslýnda bu tür karþý çýkýþlara ve geleneksel reddiyelere pek de yabancý kalmýþ sayýlmayýz. Bu ayeti kerimede Allah(c.c), onlarý vahye çaðýrýrken veya vahiy tebliðinde peygamberi elçi olarak görevlendirirken herhangi bir menfi çýkar sözkonusu olmaksýzýn tamamen onlarýn bulunmuþ olduðu illetten kurtulmalarý ve hakikati bulmalarýna ýþýk olmak adýna bu þekilde uyarýda bulunmaktadýr. Ancak onlar ve onlarýn uzantýlarý olan çaðýmýz insanlarý, ifade edildiði üzere zillet içerisinde yok olmaya razý olmakatalar, akledemeyen atalarý uðruna kendilerini feda etmekten ýsrar edip dururlar. Allah(c.c), kendi varlýðýný inkar edenleri, küfre sapanlarý, zifiri karanlýkta aydýnlýk peþinde olanlarý, hakikatleri duymakta, konuþmakta ve görmekte rahatsýz olanlarý þu þekilde bildirmektedir.''Küfredenler, çaðýrma ve baðýrmadan baþkasýný duymadan haykýrana benzer. Onlar saðýrdýrlar, dilsizdirler, kördürler. Bu yüzden düþünmezler de.''(Bakara,171). Düþünebilmek için düþüncelerde telakki olacak bir bilginin veyahut bir altyapýnýn olmasý gerekir. Zariyat suresinde geçen 56. ayette '' Ben cinleri ve insanlarý ancak bana kulluk etsinler diye yarattým.'' kaidesiyle birlikte onlarýn vahyi inkar etmekle aslýnda kendi özünü/fýtratýný inkar ettikleri apaçýktýr. Çünkü kendilerini yaratana kul olmaktan sakýnanlar, benliklerine ve iradelerine hükmeden þeytanlar icat edenler, fýtratýný inkar etmiþ durumundadýrlar. Dolayýsýyla böyle bir varlýk içerisinde olanlar, doðrudan iradesini ve aklýný da yok saymaktadýrlar. Aklýný inkar eden de hayvanlardan farkýnýn olmadýðýný bize ýspatlamaktadýr. Görüldüðü gibi hem Allah(c.c) bizlere onlarýn düþünemeyen varlýklar olduðunu beyanda bulunmakta hem de kendileri farkýnda olarak ya da olmayarak bize ýspatlamaktalar. “Ey Rabbimiz! Bize zorluklara tahammül gücü baðýþla, adýmlarýmýzý saðlam kýl ve hakikati inkâr eden bu topluma karþý bize yardým et!”(Bakara,250) nidasýyla akýl sahiplerinin aklýný vahiy ýþýðýnda karanlýklara gark olmaktan sakýnmalarýný temenni ediyorum.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bekir SAÐLAMER, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |