Geçen gün Ertaç Hazer dostumu ziyaret için Lefkoþa’ya gitmiþtim. “Girne’de küçük bir randevusu olduðunu, bir dostuyla reklam üzerine fikir alýþ veriþi yapacaðýný ve istersem birlikte gidebileceðimizi” söyledi. Ben de kabul edip gittim.
      Lapta tarafýna gittik. Starling Süpermarket önünde durduk. Arka taraftan ikinci kata çýktýk. Starling Direktörü Sayýn Hüseyin Ekrem Ergil Bey bizi bekliyordu.
     Hüseyin Bey ile ilk defa görüþüyordum. Daha önce hiç görüþmemiz veya konuþmamýz olmamýþtý. 15 – 20 dakika içinde yaptýðýmýz görüþmede beni çok etkiledi desem yerinde olur.
     Bir yöneticinin bu kadar alçakgönüllü, bu kadar iyi niyetli, bu kadar insancýl ve bu kadar farklý olabileceði hiç aklýma gelmezdi doðrusu…
     Hüseyin Ekrem Ergil Bey, düþünceleriyle çok farklý biri geldi bana. Kendisini dinledikçe hayranlýðým kat be kat artýyordu. Çok farklý konulara deðiniyor, düþünülmeyenleri düþünüyordu.
     Hüseyin Bey, “Yeni bir yönetim kurulu baþa geldi. Amacýmýz, halkýmýza en iyi þekilde hizmet vermek. Bunu yaparken de alýþýlmýþ, bilinen þekilde deðil de, farklý þekillerde, herkesin onaylayabileceði, kimsenin yok demeyeceði, taktir edebilecekleri þekillerde yapmak istiyoruz.
      Sosyal sorumlulukla hareket etmek istiyoruz. Ýnsanýmýza, doðamýza, canlýlara yardým etmek istiyoruz. Bir reklam yapalým. Ama bu reklam, bilinen reklam anlayýþýnda olmamalý. Amaç para kazanmak deðil, amaç insanýmýza farkýndalýk yaratýp baþka duygular yaþatmak, insan olduðumuzu hatýrlatmak, yardýmseverliði, iyiliði, güzelliði yaþatmak.
     Reklam yaparken þirketin adý ön planda olmasýn. Hatta hiç olmasýn. Geri planda olsun. Belirli belirsiz bir þekilde görülsün yeter.
     Dar gelirli, yoksul, gerçekten ihtiyacý olan kiþilere veya ailelere elimizden geldiðince yardým etmek istiyoruz. Bu bir öðrenci olabilir, bir aile olabilir, kimsesiz biri olabilir. Yalnýz yaþayan, hasta, yoksul olabilir. Ama gerçekten ihtiyacý olan biri olmalý. Bunlarý tespit edip bir þekilde sosyal sorumluluðumuzu yerine getirmek istiyoruz.”
     Bu sözleri duyunca hayret ettim. Þaþýrdým. Çünkü günümüzde bu þekilde düþünen kaç insan vardý? Gerçekten yardým etmek isteyen ve bu aþkla tutuþan kimler vardý?
Etrafýmýza þöyle bir baktýðýmýzda býrakýn yardým etmeyi, býrakýn sosyal sorumluluðu, hýrsýzlýklar, yalan, dolan, üçkâðýtçýlýk, sahtekarlýk, alavere, dalavere almýþ baþýný gidiyor. Kim kime yardým ediyor veya yardým etmek istiyor? Herkesin gözü bir diðerinin cebinde.”Nasýl etsem de þunu bir üçkâðýda getirip parasýný yesem” düþüncesi hâkim.
     Hüseyin Bey’in sadece insana yardým etmek deðil düþüncesi… Hayvanlara da yardým etmek istiyor. Özellikle sokak hayvanlarýna. Bu konudaki düþünceleri de þapka çýkartýlacak deðerde yüce: “Dünya sadece insanlara ait deðil. Diðer canlýlarý da düþünmek gerek. Hayvanlarý, bitkileri, aðaçlarý düþünmek gerek. Doðayý korumak gerek. Hepimiz ortak olarak kullanýyoruz bu dünyayý.
     Sokaklara bakýn, sahipsiz hayvanlarla dolu. Sahipsiz köpekler, kediler… Bunlara da sahip çýkmak, onlara da bakmak gerekir. Bu konuda da bir þeyler yapmak istiyoruz. Bunlar korununca dünyamýz daha güzel bir hale gelir” diyor.
     Ben, gülerek “Bunlar çok güzel düþünceler” diyorum. Acaba böyle düþünen kaç insan var? Bitmedi… Devam ediyor:
     “Yoksul çocuklar için farklý þeyler yapýlamaz mý? Mesela bunlar için bir yere meyve bahçesi yapýlsa… Yurdumuzda yetiþen bütün meyveler bu bahçede yetiþtirilse… Çocuklar bu meyvelerden yese… Tabii meyveler çok olacaðýndan bunlar satýlsa ve geliri ile de bu çocuklara yatýrým yapýlsa… Düþünce olarak çok güzel. Ama tabii bunun sonrasýnda birçok problem de beraberinde gelecek. Bu aðaçlara kim bakacak? Kim sulayacak? Kim ilaçlayacak? Budanmasý var, toplanmasý var, korunmasý var… Çok özel bir durum istiyor…
     Neden bunu kimse düþünmüyor? Neden kimse böyle bir þeye giriþmiyor? Biz, bu tür farklý þeyler yaratmak istiyoruz” diyor.     
     Hüseyin Ekrem Ergil Bey, çok yoðun biri olduðundan çok fazla oturamýyoruz. Bir kahve içimi oturup sonra müsaade isteyerek oradan ayrýlýyoruz.
      Ayrýlýrken, tatlý bir gülümseme ile çýkýyorum oradan. Bu kadar güzel düþünceli insanlarýn hala var olduðuna inanamýyorum doðrusu.
     Umarým Hüseyin Bey, bütün bu düþüncelerini gerçekleþtirir ve toplumumuzda farklý projelere imza atar.
Yapýlacak olan reklamý dört gözle ve heyecanla bekliyorum…
     Hayatta en güzel þey, insana, canlýya ve doðaya yapýlan yatýrýmdýr.