Çarþamba gecesi Gazimaðusa Rauf Raif Denktaþ Kültür Ve Kongre Sarayý’nda çok güzel bir komedi oyunu izledim.
     Her þeyiyle bizden olan bir oyundu. Kendi kültürümüzü, kendi dilimizi, kendi gelenek ve göreneklerimizi anlatan yerli bir komedi…
     Mesarya Kültür Ve Sanat Derneði’nin sahnelediði, Mehmet Erzen’in yazdýðý ve Doðan Erçað’ýn yönettiði 2 perdelik “GUMRU” adlý oyun gerçekten görülmeye deðerdi.
     Gerek dekoruyla, gerek kostümleriyle, gerek, efektleri ve müziði ile gerekse oyuncularýyla amatörlüðün çok üzerinde bir oyundu. Adeta her þey profesyonelce yapýlmýþtý. Özellikle dekor kesinlikle amatör demeye bin þahit isterdi. Gerçekten çok güzel tasarlanmýþ ve sahne üzerine bir o kadar güzellikte uygulanmýþ. Hakeza müzik de öyle… Özel olarak bu oyun için bestelenmiþ 2 þarký her þeye deðerdi… Þarkýlarýn sözünü Mehmet Erzen yazmýþ, Fatoþ Savaþýr da bestelemiþ. Emek verildiði açýkça belli oluyor ...
Dekor tasarýmý Mehmet Erzen ve Özlem Erzen tarafýndan yapýlmýþ. Sanýyorum, dekorun güzel olmasýnda oyunun Yönetmeni Sayýn Doðan Erçað’ýn da payý büyük. Çünkü Doðan Erçað, çok deneyimli ve usta bir tiyatro adamý. Yýllar önce Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý’nda oyunculuk ve yönetmenlik yapmýþ bir sanatçý. Onun deneyimi ve tiyatro bilgileri, bu oyunu en üst seviyeye taþýmýþ…
Oyunda görev alan oyuncular Mehmet Erzen, Özlem Erzen, Emine Güzel, Osman Cilasun, Ferit Barangil, Umut Erzen, Semiye Özdemir, Fatoþ Savaþýr, Emine Abitoðlu.
Hepsi de üzerlerine düþen görevleri en iyi þekilde yerlerine getirmeye çalýþtý. Özellikle Mehmet Erzen ve Özlem Erzen göz doldurdu. Çok güzel bir performans sergilediler.
Mehmet Erzen Bey’i özellikle kutlamak istiyorum. Bu oyuncuyu ilk defa izliyorum. Yaþý ilerlemiþ olmasýna raðmen, ne yalan söyleyeyim, hiç beklemediðim bir performans sergiledi. Sanki yýllarýný tiyatroya vermiþ, ömrü tiyatro sahnelerinde geçmiþ, çok deneyimli bir oyuncu gibi geldi bana. Tabii geçmiþini bilmiyorum. Belki de öyle biridir. Gerçekten ses tonunu, mimiklerini jest ve hareketlerini çok iyi kullandý.
Özlem Erzen de sahnede ayrý bir güzellikti. Baþtan sona güzel bir kompozisyon çizdi. Çok baþarýlýydý. Zaten geçen yýl bu rolüyle en baþarýlý kadýn oyuncu ödülünü almýþtý. Ve ben, burada kendisini izledikten sonra gerçekten bu ödülü hak ederek aldýðýný düþündüm.
Tatyana rolüyle Emine Güzel de dikkat çekti. Fiziki güzelliðinin yaný sýra oyun gücünü de kullanýnca ortaya güzel bir tablo çýktý. Özellikle Ukraynalý bir bayanýn konuþmasýný çok iyi verdi.
Diðer oyuncular da kendilerince performanslarýný iyi bir þekilde sahnelediler. Seyirci, oyun boyunca çok güldü. Ben, genelde oyun izlerken çok gülmem. Ama doðruyu söylemek gerekirse bu oyunda bu tabuyu yýktým. Oyun boyunca güldüm…
Oyunun konusuna gelince: Tam bizden bir oyun. Günümüz Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti’ni anlatýyor. Oyunun tamamýnda bizi dile getiren özellikler var.
Aile kavramý en iyi þekilde veriliyor oyunda. Aile sevgisi, aile baðý, dostluk, arkadaþlýk en güzel þekilde anlatýlmýþ. Tabii bunun yaný sýra menfaat ve çýkarlar da göz ardý edilmiyor oyunda.
Yaþlýlarýmýzýn durumu ortada. Çocuklar evlenip gider. Anne ve baba yalnýz kalýr. Bunlardan biri de erken bir þekilde ölümle karþýlaþýrsa diðeri yalnýz kalýr. Çocuklarýn evine de gitmez. Kendi evinde hep yalnýz kalmak ister. Genelde yaþlýlara evlatlardan biri bakar. Bu da genelde en küçük çocuk olur. Veya bunu sýraya koyarak bakým gerçekleþir. Özellikle kýz evlatlara bu konuda büyük iþ düþer. Hemen her gün yanýna gider ev temizliði yapar, yemek hazýrlar, ihtiyaçlarý karþýlar. Haplarý, ilaçlarý verir…
“Gumru” Oyunu da böyle bir konuyu ele alýyor. Yaþlý ve yalnýz olan bir babanýn durumu anlatýlýyor. Kýzý da bu babaya bir bakýcý getirmek istiyor. Babasýyla konuþuyor. Babasýna “ Sana bir kadýn buldum” deyince babasý bunu, evlenecek bir kadýn olarak algýlýyor ve olaylar bu yanlýþ anlaþýlma üzerine geliþiyor.
Ukraynalý hasta bakýcý olan Tatyana eve getiriliyor. Çok alýmlý, bakýmlý ve müthiþ güzel olan Tatyana erkeklerin aklýný baþýnda alýyor… Tabii oyun bunun üzerine geliþiyor…
Tatyana, evi býrakýp gidince Gumru bulunuyor. Gumru, Tatyana’nýn tam tersi. Çok þiþman, çok yemek yiyen ve çok sert olan bir kadýn… Dolayýsýyla bu durum erkeklerin hiç hoþuna gitmiyor… Ve oyun böylece geliþiyor…
Oyunda verilmek istenen birkaç mesaj var: “Yalnýzlýk zordur” mesajý… “ Her yabancý bakýcýya kötü gözle bakýlmayacaðý” mesajý, “Elindekinin kýymetini bilmezsen, daha kötülere düþebilirsin” mesajý, “Belli bir yaþtan sonra artýk insanýn durulmasý gerektiði” mesajlarý veriliyor…
Oyun, tamamen Kýbrýs Türk Kültürünü anlatan, buram buram Kýbrýs kokan bir oyun. Dekoruyla, kostümüyle, Kýbrýs’a has müziði ile çok güzel ve seviyeli bir komedi… Oyun gibi oyun…
Mutlaka gidip izleyin… Ýzlemezseniz çok þey kaybedersiniz…