"Ýnsanlarýn bazen neye güldüklerini anlamak güçtür." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý'nýn yýðýnla sorunu var. 15 yýldýr salonsuz. Bu konuda kimse kýlýný kýpýrdatmýyor. Tiyatrocuyum diyenler ancak basmakalýp sözlerle kendilerini göstermeye çalýþýyorlar. Gerçekleri gören yok. “Salonumu istiyorum” diyen yok. Halkýmýz istesin yeter ki, olmayacak diye bir þey yok. Siyasileri zorlayan yok. “Hemen, þimdi salon isteriz” diyen yok. Susmakla olmaz bu iþ. Yarým aðýzla da olmaz... Sadece 27 Martlarda “salon” konusu dile getiriliyor ve ertesi günü unutuluyor. Peki, diðer günler salon sorunu gideriliyor mu? Sadece bu güne mi has bu sorun? Salonsuzluðu her gün dile getirin bakalým. O yazarlar, köþeyazarlarý, kendini tiyatro adamý diye nitelendirenler, iki oyun izlemekle eleþtirmen kesilenler, neden gerçekleri dile getirmiyor? Bu kiþiler, Hükümetlik yapan siyasileri, neden dürtmüyorlar? Ses getirici olaylar neden yapýlmýyor? Sadece oturduklarý yerden ahkam kesiyorlar.... Tabii netice fiyasko... Takmýþlar kafalarýný öðretmenlere... Tek söyledikleri þey, papaðan gibi: "Tiyatrolarý öðretmenler yönetiyor." Baþka bir bildikleri yok. Baþka bir þey demiyorlar. Sen, bu anlayýþla hareket edersen yönetir tabi. Sen, yasal düzenlemeye karþý gelmezsen, yanlýþ olan sisteme karþý gelmezsen, bu yönde yaptýrýcý eylemler yapmazsan, tiyatrona sahip çýkmazsan, sýrf televizyonlarda boy göstermek için çýkýp konuþursan, kurumlarýn arasýnda ayrým yaparsan, herkesten önce Devlet Tiyatrolarýný, sen hor görürsen olacaðý bu... Sorarým size: “Kim gerçekte Devlet tiyatrolarýna sahip çýkýyor?” “Kim, salonun yapýlmasý için, saðlýklý bir bütçe ayrýlmasý için çaba sarf ediyor?” “Kim konservatuvardan mezun olan yeni gençlerin alýnmasý için uðraþýyor?”... Sözleþmeli bir personel almak için bile aylarca uðraþýlýyor. Bir kiþi alabilmek için en az 6 ay geçiyor aradan. Bürokrasimiz hantal çünkü. Haddinden fazla yavaþ iþliyor. Ama bunlara hiç ses çýkaran yok. Neymiþ “öðretmen müdür oluyormuþ.” Sen böyle yanlýþ ata binersen daha çok öðretmenler müdürlük yapar orada... Sen de her zamanki gibi ayný nakaratý okuyup durursun... Ýþin özü Kýbrýs Türk Devlet Tiyatrolarý sahipsiz kalýyor... Sen sahip çýkarsan, yasalar da çýkar, salon da yapýlýr, personel de alýnýr, bütçe de ayrýlýr… Bir de madalyonun öbür tarafýndan bakýnýz olaya…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |