KOZMOPÝLÝTANÝZM , GECEKONDULAR, BÜYÜKÞEHÝRLERDE YÜKSELEN SUÇ GRAFÝKLERÝ, CEZAEVLERÝNE YANSIMALARI

Kozmopolitanizm, bireyin insanlýk adý verilen büyük kom üniteye aitliði savunan, yerel nitelikteki baðlýlýðýn yerini evrensel baðlýlýðýn aldýðý, evrensel düþüncelerin benimsendiði, tüm dünyanýn ülke ya da vatan olarak görüldüðü; genellikle bu görüþlerle ilgili etiksel, sosyolojik ve siyasi felsefelerin tanýmlanmasýnda kullanýlan bir kavramdýr. Bu fikirleri benimseyen kiþi kozmopolit veya kozmopolitan diye adlandýrýlýr.
Kozmopolitanizm birliði ve çeþitliliði içerir. Etik ve kültürel bir tutum olarak kozmopolitanizm insanlýðýn birliðini, farklýlýklarýn hoþ görülmesini, tüm insanlarýn ayný ahlak topluluðunun parçasý olduðunu, bireysel kimliðin oluþumuna farklý kültürlerin kaynaklýk etmesini ve insanlarýn birlikte yaþama eðilimini kapsar. Ayrýca kozmopolitanizm dünya toplumunu hedefler; dünya toplumu riskler, yaþama imkânlarý ve toplumsal iliþkiler aðý sayesinde bütünleþmiþ, ortaklaþmýþ insanlýðý ifade etmektedir.
“Dünya toplumu” ve “kozmopolitanizm” kavramlarý günümüzde kadar ki süreçte yeni anlamlar kazanarak, dünya ölçeðinde tek bir siyasal yönetimin varlýðýnýn dýþýnda; kamusal alanýn, toplumsal iliþkilerin dünya ölçeðinde geniþlemesini ve farklý yaþam biçimlerinin, farklý düzeylerdeki kimliklerin iç içe geçiþini gösterir olmuþtur.
Kozmopolit günümüzde asýl anlamýnýn dýþanda kullanýlmýþ bir kelimedir. Þöyleki : Özellikle büyük þehirlerde köyden ,kýrsaldan göçler sonucunda geliþen þehirler için olumsuz manada bir kullaným söz konusu” istanbul kozmopolit bir þehir oldu “diyorlar , Bursa için, Ýzmir içinde öyle .Oysaki kozmopolitizm yukarýda anlatýldýðý gibi olumlu bir þey bir dünya vatandaþlýðýný amaçlayan insanlarý göç ettikleri þehre kendi bölgelerinden getirdiði kültürel varlýklarýný katmalarý ve güzelliklerin bir aranjman gibi çeþitli çiçeklerin bir vazoda toplanmasý gibi bir þey keþke kozmopolit olsak olabilsek ,

GECEKONDULAÞMA: Köyden kente göçler ,özellikle altmýþlý yýllarda sanayinin geliþmesi ve fabrikalarýn çoðalmasý üzerine bu alanda büyük bir iþ gücü açýðý oluþturdu . Anadolu'mun kanaatkar insanlarý, asgari ücret denilen bir ucube ücret le sendikal haklarý olmadan karýn tokluðuna çalýþtýrýlan insanlar, bu ancak Anadolu'dan gelen aðalýk beylik sistemi içerisinde yetiþen insanlarýn kanaatkarlýk denilen bu tür sözcüklerde desteklediði yazýlý olan veya olmayan kurallarýn etkisiyle çalýþtýrýlýyorlardý .
Apartman kültürü oluþmamýþtý. Çünkü Anadolu'da derme çatmada olsa kendi evlerinde oturan insanlar 30-40 daireleri apartmanlarda su parasý, kapýcý parasý vererek oturamazlardý.
Bunun içinde baþýný sokacaðý bir (dam) bir ev gerekliydi konforu önemli deðildi banyosunun tuvaletinin olmasý önemli deðildi yeter ki akþam olunca baþýný sokabileceði bir yer olsun kendi evi olsun köyündeki gibi , evinin önünde bir kuyu olsun , küçük bir bahçesi olsun, bir iki dikilmiþ ve yetiþmiþ aðaçta oldu muydu deðmeyin keyfine .
Bu da Ýstanbullun yerleþik halkýnýn oturduðu semtlerde olmazdý, yeni yeni semtler iþ yerlerine yakýn fazla bir mesafesi olmayan mahalleler semtler, gül tepe, fikir tepe ,þiþliye taksime yakýn, karþý tarafta Üsküdar'a yakýn Kadýköy'e yakýn semteler , Ümraniye , iki telli vs. bu semtlerde yeni yeni düzenler ne þehirli olabilmiþ , ne köylü kalabilmiþ insan topluluklarý yeni bir edebiyat, yeni bir yaþam þekli , çatýþmalar kendini kabul ettirme çabalarý , bunun sonucunda yetersizlik hissi sonucunda oluþan suçlar , ve suçlular ,
YÜKSELEN SUÇ ORANLARI VE TUTUKLAMALARIN ARTMASI BÝR TEDBÝR OLMAKTAN ÇIKMASI SONUCUNDA CEZAEVÝ BÝNALARINA DUYULAN ÝHTÝYAÇ:
Bayrampaþa Ceza evi ya da eski adýyla Saðmalcýlar Ceza evi, 1968 ve 2008 yýllarý arasý Ýstanbul'un Bayrampaþa ilçesinde hizmet veren bir cezaevidir.
Türkiye'nin en büyük ceza evlerinden biri olan Bayrampaþa Cezaevi'nin temeli 1956 yýlýnda atýldý ve 1968 yýlýnda hizmete girdi. 120.000 metre karelik alana kurulan Cezaevi, 2000 yýlýndaki Hayata Dönüþ Operasyonu'nda 12 tutuklu ve hükümlünün hayatýný kaybetmesiyle anýldý.T.C. Adalet Bakanlýðý'nýn, "çaðdaþ standartlara uymayan kötü bir imaja sahip olan eski ceza evlerini kapatarak, tutuklu ve hükümlülerin yeni inþa edilen modern ceza evlerine taþýnmasýný" amaçlayan çalýþmalarý kapsamýnda kapatýlmasý kararlaþtýrýldý. Karar doðrultusunda, ceza evindeki 5.500 tutuklu ve hükümlü baþka ceza evlerine nakledildi.
Ýstanbul'un Avrupa yakasýnda kurulu olan bu ceza evi devasa bir yapýydý. Kapatýldýðý anda 5500 mahkumun bulunduðu bu ceza evinin kapasite sorunlarý vardý Ýstanbul'da yaþayan her yüz kiþinin en az birinin yolu bu ceza evine düþüyordu . Ceza evinde yeteri kadar görevli yoktu burada tabiri caizse mahkumlar kendi kaderleriyle baþ baþa kalmýþlardý koðuþ sistemi vardý koðuþlar çok kalabalýktý . Mahkumlar koðuþlara suç ayrýmý yapýlarak tasnif ediliyordu ama:
koðuþ aðalýðý vardý , bazý mafya mensuplarýnýn tetikçi tabir edilen adamlarý bu ceza evine sýk sýk giriþ çýkýþ yapýyorlardý. Genelde koðuþ aðlarý bu kiþilerdi , bunlara çuvallarla para geliyordu , emanet para sistemi daha uygulamaya girmemiþti .paralarýný korumaya almak isteyen bazý mafya mensuplarý içeriye kasa dahi sokmuþlardý .
Ýnfazlar yapýlýyordu , bazý örgüt mensuplarý burada öldürüldü DHKPC mensuplarý da bu ceza evindeydi 1991 yýlýnda bu örgüt mensuplarýndan H. Eliuygun burada arkadaþlarý tarafýndan döneklikle suçlanýp öldürüldü.
Eski yýllarda mahkumlarýn emanet tabir ettiði kendi yapýmý silahlarý vardý , güçlü kiþiler bu emaneti kullanýrlardý. Öldürülmesi istenen mahkumun ismi bir þekilde içeriye ulaþtýrýlýr , koðuþ aðasý burada hazýrlýðýný yapar ve emanet tabir edilen þiþ Ya da býçakla , infaz gerçekleþtirilirdi .Darbe çok vurulurdu ya ölmezse kurtulursa diye en az 30-40 darbe vurulurdu . Adeta delik deþik edilirdi ceset ya tuvalette bulunurdu , Ya da banyoda ...!
Öylesine bir soruþturma yapýlýrdý genellikle bir tetikçi suçu üslenir çýkardý ortaya ben yaptým derdi bir kiþi ölmüþ, bir kiþi ben vurdum diyor daha fazlasýný araþtýrmaya ne gerek var; aðýz birliði etmiþ mahkumlarda doðru bir ifade almak çok zor hatta imkansýz idi . Mahkumlar bir gün sýra bana mý gelecek diye korkarlardý tüm ekonomik güçlerini harcarlardý sað kalabilmek için
BAYRAMPAÞA CEZAEVÝNDE SÝLAHLI ÇATIÞMA:90' lý yýllarda
Emanet, þiþ ve silahýn devri geçmiþti artýk Mahkumlarýn artýk otomatik silahlarý var.
1999 yýlýnda Bayrampaþa ceza evinde büyük bir silahlý çatýþma yaþandý . Mahkumlar guruplara bölünmüþlerdi bir tarafta ünlü kabadayý Tevfik aðan soyun öldürülmesi olayýndan tutuklu olarak Alaattin çakýcýnýn yeðeni kenan ali gürsel bulunuyordu, diðer tarafta ise Hakan Çiloðlu, Ayný bölgenin çocuklarý bir taraf rizeli diðer taraf trabzonlu aralarýnda sadece metreler olan iki komþu vilayetin çocuklarý ne olmuþtu birbirine girmiþlerdi sebeb açýktý:aðalýk savaþý
Evet bu Bayrampaþa'nýn gördüðü en büyük çatýþmaydý , taraflarýn elinde tam otomatik tabancalar , deniz telsizleri vardý . Kurumun müdürleri bölünmüþtü ,bir taraf birini diðer taraf diðerini destekliyordu , öyle ki ceza evinin içindeki mahkumlar ceza evi müdürünü cep telefonu ile tehdit ediyor ama ne var ki sayýn müdürler ceza evinin içinde kullanýlan yasak olan kendileri tehdit edildiði telefonu mahkumdan alamýyorlardý .
Tarih 20eylül 1999 du ve o gün ceza evinde çýkan çatýþmada tam 7 kiþi öldü , Çatýþma idare tabir edilen yönetim binasýnda olmuþtu ve saatlerce sürmüþtü. Memurlardan yaralananlar olmuþtu.
Köyden kente göç sonucunda bozulan þehir düzeninin yansýmalarýnýn en iyi görüldüðü yerdi bayram paþa
hal böyle olunca ister istemez bir þey atla geliyor, devlet dýþarýda suçla mücadele edemiyor Ya da etmiyor ,
kriminoloji çalýþmalar yapýlmayan Ya da eksik yapýlan toplumlarda ister istemez Bayrampaþalar doðacaktýr , adý Bayrampaþa olur Silivri olur deðiþebilir kartal olur Maltepe olur eðer bu düzen böyle devam ederse ki öyle görünüyor suçlu insin sayýsý o kadar artmaktadýr ki 2020 yýlýnda Türkiye topraklarýnýn büyük bir kýsmý ceza evi olacaktýr.
Bu arada ünlü Fransýz düþünür , Victor Hugonun bir Sözünü hatýrladým “Bir okul bir açan bir ceza evi kapatýr” diyordu ünlü düþünür, Kapatýrýr mý kapattýrmaz mý bu her zaman tartýþýlabilir ama gerçek olan þu eðitimli insanlarýn suç oraný düþük ülkemiz ceza evlerinde bu gerçek , tek bir þeye ihtiyacýmýz var eðer insanlar ceza evine girmesin istiyorsak onlarý eðitelim Konfüçyus'un dediði gibi “ Br yýlý düþünüyorsanýz buðday, 10 yýlý düþünüyorsanýz pirinç, 100 yýlý düþünüyorsanýz insanlarý eðitin” NE DERSÝNÝZ DENEMEKTE FAYDA OLABÝLÝRMÝ? BÝR ÞEY KAZANNAMAYABÝLÝRÝZ AMA NE KAYBEDERÝZKÝ...!