Türkiye sinemasý ve seyircisi için üzücü olan Uzakdoðu sinemasýndan mahrum olmasýdýr. Daðýtým þirketlerin ve anlayýþýn Amerikan tekelinde olmasý bu mahrumiyetin baþlýca nedenleridir. Uzakdoðu sinemasýný takip eden Amerikalýlar, uzak doðunun birçok filmini taklit ederek önümüze sererken, filmleri kendine mal ederek, bizleri aldatýyor. Bu aldanmanýn kurbaný Türkiye seyircisi olmaktadýr. Maalesef eleþtirmenlerimiz ve film tanýtýcýlarýmýz gazete köþelerince ve web sitelerinde bize pek Uzakdoðu sinemasýndan bahsetmezler. Uzakdoðu sinemasý yokmuþ muamelesi yaparlar. Ýyi olan kazanýr anlayaþýn yerine çalýþan kazanýr anlayýþý tamamen alýnca, iyi olan filmler deðil, tanýtýmý üzerine çok çalýþýlan film kazanmaktadýr. Böylece iyi olan birçok film seyircinin haberi olmadan, sinema tarihinde yerini almaktadýr.
Uzakdoðu sinemasýnýn en önemli özelliði gerilim ve gizemdir. Buna da þaþýrtýcý kurgu eklenince karþýnýza seyretmeye doyamayacaðýz bir film duruyordur demektir. Tahminlerinizi zorlayan kurgu, sizi kendinize baðlar, filmin sonuna kadar kopamazsýnýz. Klasik kurgu ve sonlardan sýkýldýysanýz Uzakdoðu sinemasýna göz atýn. Özellikle de BESTSELLER bir filmde aradýðýnýz her þeyi size fazlasýyla sunacaktýr.
Bestseller, bir yazarýn dünyasýna, çevresine ve iliþkisine dair olan bitenleri konu alan; bir yazarýn içinde kopan fýrtýnalarý ve yazarlýðýn taklit ve etkileme konularý da iþleyen birbirinden baðýmsýz konularý sýkýcý olmayan bir tempoyla ayný potada eritmeyi baþaran nadir filmlerdendir.
Filmin gizemi ve izleme zevki bozulmasýn diye, filmin kurgusuna deðinmeyi düþünmüyorum. Sadece film bir yerinde yazar sanatçý mýdýr? Repliði üzerine deðineceðim.
Sanat, insaný ve nesneyi okuma ve þekillendirmedir. Sanatçý, hayal dünyasý ve dünya görüþü eþliðinde yaratýcýlýðýný kullanarak insana dair olan her þeyi anlamlandýrma çabasýna sanat diyoruz. Sanatý, icra eden ise sanatçý.
Bu perspektifle bakýldýðýnda yani popüler sanat anlayýþlarýný bir kenara býrakýrsak, yazar nadide bir sanatçýdýr. Sanatýn en zor alaný üzerinde yaratýcýlýðýný denemektedir. Yazma eylemi, harflerle nakýþ iþlemektir. Ýnsana dair olaný var olandan yola çýkarak tekrar yorumlama gayretini gösteren yazar, insana bildiðini tekrar öðretendir. Bu düþünce gösteriyor ki yazar sanatçýdýr. Tabii yönetmen, bize bu soruyu soruyor ama cevabý izleyiciye býrakýyor. Soruyu soran ve sonra köþeye çekilen yönetmen, izleyicinin aklýna bir soru oltasý atýyor.
Her sanatçý gibi, yazarda kitlesi tarafýndan pek anlaþýlmaz. Kitle sadece önüne gelen yemeðe bakar. Aþçýyla ilgilenmez. Zaten hiçbir sanatçý, halktan övgü almak için sanatýný icra etmez. Alýþýktýr yalnýzlýða.
Film üzerinden, yazarýn ruhuna temas etmeye çalýþan Bestseller filmi yazarýn ruhuyla iletiþim kurmada yetersiz kalsa da izlemeyi hak ediyor.
Osman Tatlý
www.osmantatli.com.tr
osmantatli@gmail.com

Filmin Künyesi
-Bestseller (Be-seu-teu-sel-leo) 2010 Güney Kore / Türkçe Altyazýlý-
IMDB Puaný: 6.8/10
Tür: Gerilim, Gizem
Yönetmen: Jeong-ho Lee
Oyuncular: Jeong-hwa Eom,
Kang-hee Choi, Jin-woong Jo
Süre: 1 saat 57dakika
Baþarýlý bir roman yazarý olan Hee-soo adlý kadýn, günün birinde eserinin çalýntý olduðu iddiasý yüzünden gözden düþer. Uzak bir yerde kýzýyla yaþamaya baþlayan Hee-soo burada kýzýnýn yaþadýðý gizemli ve sýradýþý olaylarý kaleme alarak yeniden popüler olur. Fakat bu hikaye de, inanýlmaz bir þekilde 10 yýl önce baþkasý tarafýndan yazýlmýþtýr.
“Best Seller” ismiyle, ilgi çeken Güney Kore filmlerinden olan yapým, bir yazarýn baþýna gelen gizemli ve gerilim dolu hikayeyi aktarýyor. 2010 yapýmý filmi sizlere sunuyor; yorumlarýnýzý bekliyoruz.