Mektubum sanýrým fazla uzun oldu, çünkü daha kýsa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
Kozalarýnda kývranýyordu ruhlar biz birbirimizi severken. Senin görünmeyen gözlerinin sahillerinde koþuyor, içinin tuzlarýný yediriyordum ayaklarýma. Daðlarýmýn patlayan grizularýnda kadife kanatlarýna ateþten desenler çiziyordum kirpiklerimle. Henüz güneþ yoktu ben senin gözlerinde yanarken. Deliydim ebruli, bu yüzden ruhunun girift labirent’leri arasýna hiç korkmadan yürüdüm. Hiç korkmadan sesini kapýp evrenin merkezinden, kuþlarla boþluklara býraktým ah. Gözsüz görür kulaksýz duyardýk birbirimizi. Ellerimiz olmadan sýcaklýðýmýzý hisseder, ayaðýmýz olmadan koþabilirdik birbirimize. Ýçimizin saraylarýnda seyredip birbirimizi aynalarýn buðulanmýþ ufkuna çizdik gözlerimizin desenlerini. Birbirimizi sessiz sözcüklerle kutsayýp arþýn altýnda yýkadýk tenlerimizi. Saçlarýmýzý rahmet rüzgârlarýna tutarak taradýk fýrtýnalar koparken içimizin denizlerinde. Biz ýþýða muhtaç deðildik, ýþýk bize muhtaçtý. Merkezde biz vardýk. Bizim çekim alanýmýzýn esiriydi yýldýzlar. Gözlerimizin ýþýltýlarýndan kristaller alýnýp güneþler yaratýldý semada. Aþkýmýz bulutlara çarpýnca bir gece, yýrtýlan gökyüzünün yaðmurlarý ile senelerce çaðladýk. Ay’ý Güneþ’e, Süreyya’yý Samanyolu’na, Samanyolu’nu evrenin saçlarýna baðladýk. Gözlerimizden güneþe parýltýlar yedirip okyanuslar oluþsun diye yerkürede birbirimize sarýlýp yüzyýllarca aðladýk. Nerden bilecekler nasýl sevdiðimizi. Yusuf’un düþtüðü kuyularda bin yýl bekleyip Ýbrahim’in ateþlerinde senelerce yandýktan sonra, kývýlcýmlarýmýzdan yeniden doðduðumuzu nereden bilecekler söyle? Biz de yardýmýmýza gelen Cebrail’i reddettik. Bizde ellerimizi birbirine kördüðüm yapýp ateþin ortasýnda yitip gittik. Bizde ebabil kuþlarýný gördük semalarý kaplarken o gece, Ay’ýn yarýlýþýna þahit olduk, yerin sarsýlýþýna… Mekke’nin ayrýlýk iniltilerini duyduk hurma yapraklarýnýn altýnda hatmederken gözlerimizin sayfalarýný. El ele tutuþup “Ay doðdu üzerimize” þarkýlarýyla aþkýn efendisine doðru koþanlardan biride bizdik ebruli. Anlamýyorlar diye alýnýp üzülüyorsun. Ýncinme ne olur! Yakamozlarýn parýldayýp durduðu deniz kalbinin mercan kayalýklarýný hüzünler kuþatmasýn artýk. Aþký, arzularýna kurban edip fahiþe yanlarýnda küçülten yeni dünyanýn þehvetperest canlýlarý anlamaz bizi. Bilemez onu öpücüklerden ibaret gören yosunlaþmýþ bedenler. Onlara göre aþk tenlerin birbirine baðlanmasý, bize göre birbirine sarýlýp yüzyýllarca aðlamasý idi ebruli. Ýki kýrlangýcýn baþ baþa verip uçurumlara söylediði þarkýlar gibi yaþadýk bu aþký. Kelebeklerin kanat çýrpmasý kadar masum, yetim çocuklar gibi mahzundu yüreðimiz. Boþluklara baktýk gözlerimiz olmadan, çünkü aþk boþluða bakmaktý ebruli. Hiçbir þey olmayan yerde her þeyi görmekti bu sevda. Yetim türküler söyledik seninle, Daðlara verdik sýrrýmýzý, kýr çiçeklerinin titreyen ipek yapraklarýna sakladýk öpüþlerimizin sýcaklýðýný. Manastýrlarda büyüyen azizeler deðil rahimlerde kývranan bebekler okudu rüyalarýmýzýn hüzzam þarkýlarýný. Bulutlar güneþin serinliðine sakladý büyüyen sevdamýzýn cehennem yanlarýný. Anlamaz diye insanlar akan sulara döktük, doðan güneþe sürdük, esen rüzgârlara verdik sýrrýmýzýn yelkenli gemisini. Kâðýtlar almaz, kalemler yazmaz, ölecek olanlar anlamaz diye sevdamýzýn hançerlenmiþ yanýný, hüzünbaz zamanlarýn acýlarýna saklayýp öyle geldik bu aþký. Hayat olsun diye varlýða Kabe’nin örtüsüne iþledik iþledik büyüyen sevdamýzýn akkorlaþan þiirini. Ne þikâyet ettik nede ah bu aþktan içimizin dikenleþmiþ çöllerinde gezerken her gece. Her gece bir ceylanýn kaybolan yavrusuna yaktýðý siyah ve zemheri aðýtlar biriktirdik yýldýzlarýn altýnda. Ayrýlýðýn kör keskinliðine sakladýk ihtilallardan kalma paslý paletlerin kurþuni yüklerini. Her gün yeni bir çocuk doðuyordu içimizde, her gün yeni bir düþünce bekâretini geri kazanýyordu kenetlenmiþ ellerimiz avuç içlerini öperken. Evet, günahkârdýk ölümlülere göre, çünkü Âdemle Havva gibi sevmiþtik. Sen yasak olanýn sana verilmesini istemiþ, ben o aðacý kökleriyle yemiþtim. Bu nasýl bir þeydir nereden bilecekler. Bu yüzden þehirlilerin çelik kalplerine deðil Ýðde kokulu rüzgârlarýn koynuna sarmaladýk nefeslerimizin acýyan yanlarýný. Toprak gözlerinin kahve tonlarýnda demledik umutlarýmýzýn doðum sancýlarýný. Aðlarken gözyaþlarýmýz topraða düþmesin diye gözlerimizin yamaçlarýna azizeler çaðýrdýk Meryem’in mabedinden. Süleyman’ýn Belkýs için hazýrladýðý saltanata sürülen güzellik bizimdi. Bizimdi Yusuf’un kuyusuna bakan göz, tur daðýna giden ayak konuþan söz bizimdi. Bizim bakýþýmýzdý kýzýldenize býrakýlan o asa. Yorgun durma ebruli, Yýldýzlar þahit nasýl sevdiðimize, akan su, yaðan kar doðan güneþ þahittir. Sonra Kerbela þahittir nasýl yandýðýmýza. Cebrail’in ilk görüþü, Hüseyin’in son bakýþý þahittir. Sonra maðaralarýn kapýsýna bizi ören örümcekler þahittir. Gökyüzü diye Sema’ya geren, yeryüzü diye boþluða seren, hiç görülmeyeni gören gözler þahittir. Biz aþký aþk gibi yaþadýk. Varsýn bilmesin ölümlüler tarihe not düþen beyaz gölgelerimizin ne anlama geldiðini ah. Okuyamasýn kýrýk düþlerin arasýna sakladýðýmýz kavruk kitabelerin þekilsiz lehçesini. Varsýn bir rastlantý olarak görsünler güzelliðinin þimale yaðan þavkýmasýný, üzülme. Kaybeden sen olmayacaksýn. Kaybetmek için sevmemen gerekirdi. Sen ki sevdin ve dirildin bu aþkla, kaybetmeyeceksin, vadedileni alacaksýn ebruli. 20. Temmuz 2012 – 01.56
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Nail Varal, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |