Paul'un Peter hakkýnda söyledikleri, Peter'den çok Paul'u tanýmamýzý saðlar -Spinoza |
|
||||||||||
|
Sözümüz siyasetin söylediklerini kendine göre yorumlayarak aktaran her türlü yayýn organý dýþýnda iþin özünü merak eden duyarlý vatandaþlaradýr. Çünkü onlar biliyorlar ki Türkiye’de binlerce eðitim bilimi alanýnda çalýþan akademisyen var. Bunlar her yýl deðiþik tarihlerde kongre, konferans, sempozyum vb. bilimsel etkinlikler adý altýnda bir araya gelmekte, bildiriler sunmakta ve raporlar hazýrlamaktadýrlar. Öðretmen davranýþýndan öðrenci kazanýmlarýna, Türkiye eðitim politikalarýndan dünya örneklerine birçok konuda görüþ belirtiyor ve deðerlendirme yapýyorlar. Yüze yakýn yalnýzca eðitim bilimi alanýnda yayýn yapan hakemli akademik süreli yayýn, binlerce yüksek lisans ve doktora tezi ve makale bulunuyor. Sanýrým siyasetçilerin bunlarý görmemelerinin sebebi akademisyenlerin bilimi kendileri için yapmalarý veya büyükler neylerse güzel eyler þeklindeki düþüncelerdir. Yasa teklifinde baþka ülke örnekleri referans gösterilerek bizde de ayný uygulamanýn yapýlmasý gerektiði belirtiliyor. Unutmamak gerekir ki sosyal bilim olan eðitim alaný mevcut toplumsal kültürden etkilenir. Dolayýsý ile ülkeler eðitimlerini þekillendirirken kendi kültürel yapýlarýný dikkate alarak sistemi oluþtururlar. Ondandýr ki hiçbir ülkenin eðitim sistemi diðeriyle amaç ve yapý bakýmýndan ayný deðildir. Türkiye eðitim sisteminin en büyük yanlýþý Osmanlýnýn son dönemlerinden bu yana hep baþka ülke modellerini örnek alarak reform adý altýnda yenilik yapýlacaðý þeklindeki çabalardýr. 1983/84 öðretim yýlýnda ilköðretime baþlama yaþý yine diðer ülke uygulamalarý gösterilerek yedi yaþtan altý yaþa düþürüldü. Ertesi yýl uygulamadan hemen vazgeçildi. Çünkü unutulan nokta örnek gösterilen ülkelerde okulöncesi eðitimde üç/beþ yaþ grubu için okullaþma oraný yüzde doksan ile yüz aralýðýnda olduðundan çocuklar okula birçok kazanýmý edinmiþ halde geliyorlar. Türkiye’de 2009 da birçok ilde altý yaþ için okul öncesi eðitim zorunluluðuna raðmen bugün okullaþma oraný yüzde kýrk yedi civarýnda. Bir önceki Milli Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu, 2013/2014 öðretim yýlýnda altý yaþ için okul öncesinin zorunlu olacaðý konusunda karar alýndýðýný söylemiþti. Karar sonrasýnda bugün on iki yýllýk zorunlu eðitime karþý çýkan TÜSÝAD yayýnladýðý raporlarla, verdiði yazýlý demeçlerle kararýn yerinde hatta geç kalýndýðýný söylemiþti. Yani o zaman siyasetçilerle sözleri paraleldi. TÜSÝAD ýn eðitim raporlarýnda okul öncesi eðitimin ebeveynin iradesine býrakýlmayacak kadar hayati bir mesele olduðu, eðer çocuk ne kadar erken yaþta okula verilirse daha baþarýlý, hatta iþ yaþamýnda daha çok “giriþimci” olacaðý vurgulanýyordu. Ýnsan aklýna üç yaþýndaki çocuðun annesi ile yaþayacaðý duygunun ölçülmezliði ile okul öncesine yönelik oyuncak, kitap, materyal vs. gibi devasa sektörün iþtah açýcýlýðý geliyor. Patronlarýn þu andaki sýkýntýsý herhalde okul öncesinin zorunlu olmaktan çýkarýlmasýdýr. Ama biliyoruz ki eðitim otoriteleri okul öncesini zorunlu bir eðitim kademesi olarak görmezler. Siyasetçilerin diliyle de söyleyelim dünyada birkaç ülke dýþýnda okul öncesi eðitim zorunlu deðildir. Ama yaygýndýr. Süresi ne olursa olsun okuma yazma, temel beceriler edinme, hayata hazýrlama ve üst öðrenime hazýrlýk (çocuðun devam etme ihtimalin karþý) için ilköðretim kademesi zorunludur. Ýlköðretimin son birkaç yýlý mesleki teknik eðitime veya genel ortaöðretime yönlendirme için bir geçiþ aþamasýdýr. Yani bu dönem bireyin geleceðinin/mesleðinin belirlendiði dönemdir. Eðitim otoritelerince zorunlu kademe olarak görülmeyen ortaöðretimden mezun olan bir öðrenci kalifiye eleman olarak mesleðe/hayata atýlýr veya yüksek öðretime ilgisi/yeteneði doðrultusunda yönlendirilir. Türkiye de eðitim uygulamalarý oluþturulurken yapýlan en büyük yanlýþ çocuðun uzun süre okulda kalarak daha çok bilgi yüklenmesi þeklindeki algýlamadýr. Yapýlmasý gereken mesleki eðitime yönlendirmenin cazip hale getirilerek insanlarýmýzýn geliþim dönemlerinin sonunda kýsa yoldan hayata atýlmalarý þeklindeki yapýnýn oluþturulmasýdýr. Mesleki teknik eðitim, nitelikli insan gücü ihtiyacý ve uluslararasý rekabet gücü kazanma çabasý içindeki Türk ekonomisi bakýmýndan çok önemli bir konu. Çünkü bu eðitim türü nitelikli insan gücünün yetiþtirilerek ekonomik kalkýnmayý destekleme ve hýzlandýrma görevinin yerine getirilmesine katký saðlýyor. Derslerde öðrencilerime eðitim üzerinde düþünün derim. Düþünürken baþka ülke örnekleri ile deðil bu toplumun kültürü, insanýmýzýn istekleri ve mevcut yapýnýn iyileþtirilmesinin temel çýkýþ noktasý olmasý gerektiðini de eklerim. Doç. Dr. Sadýk Kartal Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eðitim Fakültesi Eðitim Bilimleri Bölümü Sadikkartal02@mynet.com
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Sadýk Kartal, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |