Modernizm en büyük düþmaný ve görmezden gelmeye çalýþtýðý, elinde fýrsat geçtikçe ortadan kaldýrmaya çalýþtýðý þüphesiz dindir. Din düþmanlýðýyla övünen modern hayat, bir o kadar cinselliðin önünü açmaktadýr. Bu durum gösteriyor ki din ve cinsellik birbirine düþman duruþlarý varmýþ gibi algýlanmaktadýr.

Peki cinsellik dinin neresinde? Din cinselliðin neresindedir? Ýkisi arasýndaki sýnýrlar nelerdir? Yoksa farklý kutuplarý mý temsil etmektedirler? Din ve cinsellik arasýndaki iliþkiye dair sorularý çoðaltmak kolay ama günümüz modern insan hayatýnda dinin ve cinselliðin yerine dair bir þey söylemeye çalýþacaðýz.
Öncelikle þunu söyleyelim ki modern hayat dini hayatýnda çýkarma uðraþýnda. Eylemlerinin altýnda dinin yeri yok hale geldi.

Davranýþlarýn ölçüsünde din yok. Özellikle dinin ahlaki sýnýrlamalar modern insanýn iþine gelmediðinden dine karþý soðuk ve birazda düþmanca yaklaþýmlar sergilemektedir. Çünkü din demek bireysel ve sosyal ahlak sorumluluklarý demektir. Modern insan ise, yaþamak istediklerine ahlaka yer verme istemeyen yaklaþmý ve kültürün parçasý olan dinin varlýðý nedeniyle çeliþki bir hayat yaþamaktadýr.

Modern insanýn, yaþam merkezi cinsellik üzerine kurulduðundan ve dininde sýnýrsýz ve ölçüsüz cinselliðe göz yummadýðýndan ortada ciddi sorunlarýn varlýðý demek oluyor bu.

Modern insan, cinselliðini özgürce yaþamak istiyor. Her türlü arzusuna kural tanýmadan ulaþma emelinde. Modern hayat, fertlerin zihnine iþlediði cinsellik dürtüsü ve sürekli canlý tutma stratejisi nedeniyle, adý konulmamýþ sapýk fertlerin artmasýna yol açýyor.
Cinsellik düþkünlüðü, aile kavramýný ve insaný insan olarak görme, insan ruhunu hiçe sayma gibi felaketlere yol açmaktadýr.

Cinsellik, doðal bir insani ihtiyaç iken, bu ihtiyaç hayatýn kendisi haline geldiði gibi, cinsellik için yaþanýr olundu. Sürekli cinselliðe koþuþ maratonu var. Bu eðilim artýkça doðal olan cinsellik anormal bir hastalýk oldu. Kimse bu hastalýðýn üzerine gitmiyor. Çünkü herkesin zihnine bu anormallik, normal bir hal olarak gösteriliyor.
Cinsellik, kadýn erkek iliþkilerindeki saygýyý, sevgiyi, anlayýþý bitirdi. Ýnsanlar artýk birbirine sadece cinsel gözlerle bakýyor ve bunu ima eden söz ve davranýþlara giriyorlar. Bunda bir utanma ne bir sýkýlma ne de bir geçinme var. Artýk söylem ve davranýþlarda insanlar rahat hareket etmektedir.

Cinsellik baþýboþ býrakýldýðýnda toplumlarý yok eden bir kemirgendir. Fertleri de hayvanlaþtýran bir virüstür. Ýþte bu hastalýklarýn önüne ancak din set çekme gücüne sahiptir. Din kontrol dýþýna çýkmaya çalýþan veya çýkmýþ cinselliði olmasý gereken yere çeken etrafýný ören bir güçtür. Cinselliði karþýsýna çýkan tek güç din olduðundan, tepkiler dine yönelik acýmasýzdýr.

Halbuki din, cinselliði yaþamanýn normal olduðunu ama bunun sýnýr ve ölçüler dahilinde olmasý üzerine söylemlere sahiptir. Cinsellik, sevgiliyle bütünleþme olduðundan, din evlilikle bütünleþen sevgide cinselliðin yaþamasýna izin verir. Din, cinselliðin doðru rotasýný belirler. Gayrimeþru olanýn önüne geçer. Ki toplumsal düzen bozulmasýn. Kaos yaþanmasýn. ahlaksýzlýk yaygýnlaþmasýn ki insan mutluluðu, heba olmasýn.

Din olmasa, cinsellik insanýn yok oluþuna yol açacaktýr. Aile ve sevgi kavramlarý tarihe geçektir. Ýnsaný sýnýrlayan din, insanýn iyiliði için bunu ister. Ýyi olan bir þey evrenseldir. Kötü de evrenseldir ama tasvip edilmez. Ýyiliðin karþýsýndaki zayýflýðý ve yýkýmlarý dile getirilir.
Din olmasa, cinsellik iliþki diye bir þey býrakmaz.

Osman tatlý
suskunsinemayazilari@hotmail.com
www.osmantatli.com.tr