..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyada insandan çok aptal var. -Heinrich Heine
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aþk ve Romantizm > Ömer Faruk Hüsmüllü




21 Kasým 2011
Coþkun Irmak - 3  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Münevver’in çiçeklerine su vermeliydi. Onlara “Münevver’in çiçekleri” diyordu; çünkü Münevver onlarý çok severdi, hepsi ile tek tek konuþurdu. 8-9 tane idiler, kala kala iki tane kalmýþtý. Münevver’in ardýndan birer birer solmuþtu diðerleri. Ne yapsa kâr etmedi. Sanki sýrayla intihar ediyor gibiydiler. Kurtarabildikleri iþte bu ikisiydi.


:BADE:
Sigarasýný yaktý ve:

-Münevver, hatýrlýyor musun niþanýmýzdan önceki son buluþmamýzda bizi nasýl da cereyan çarpmýþtý? Dedi.

O gün gene parkta buluþmuþlardý. En uzun görüþmeleri de bu olmuþtu evlenmeye karar vermeden önce. Ama gene de tüm görüþmeleri topu topu yarým saati ancak bulurdu. Önce bir bankta biraz oturmuþlar, sonra yürümeye baþlamýþlardý. Yan yana yürürken birbirlerinden uzakta durmaya gayret ediyorlardý. Olur ya bir tanýdýða rastlayabilirler, yanlýþ anlaþýlýr; sonra da bir sürü dedikoduya neden olabilirdi fazla samimi davranmak.

Onlar birbirinden uzak durmaya çalýþtýkça gizli bir güç aksine yaklaþmalarý için iteliyordu. Direnmek zorunda kaldýklarýndan bu mücadele onlarý yoruyordu. Bir ara nasýl olduysa oldu, elleri birbirine hafifçe temas etti. Ve anýnda ikisi de ellerini geri çekti. Adeta elektrik akýmýna tutulmuþ gibi bir duygu hissettiler. Belki de vücutlarýndaki elektrik yükü boþalmýþtý. Daha sonra bu olayý defalarca hatýrlayýp gülmüþlerdi.

Münevver gitme zamaný geldiðini söylediðinde Hayrettin:

-Annemleri seni istemeleri için göndereceðim. Ne dersin Münevver? Diye sorduðunda Münevver’in beyaz yüzü kýzardý ve kýsýk bir sesle:

-Sen bilirsin, dedi.

Hayrettin meseleyi annesine açtý. Görüþmüþ olmasalar da ailesi Münevverleri tanýyordu. Kendi halinde, onlar gibi kýt kanaat geçinen bir aileydi. Münevver ailenin tek çocuðuydu, Hayrettin de öyle.

Dünür gidildiði gün Hayrettin de gelmek istemiþ; ama ailesi uygun olmayacaðýný söylediðinden evde beklemek zorunda kalmýþtý. Birkaç saat süren merak ve heyecan dolu bekleyiþ annesinin sokaktan gelen sesini duyuncaya kadar devam etmiþti.

Cevap olumsuz gibiydi. Daha doðrusu muðlaktý, ama Hayrettin daha ziyada olumsuz tarafýný düþünüyordu. Kýzýn ailesi doðrudan “hayýr” dememiþ, “bir düþünelim; kýza da soralým.” Diyerek dünürleri uðurlamýþtý.

Sigarasýný sinirli bir þekilde söndüren Hayrettin o anlarý hatýrladýkça ayný tepkileri vermekten geri kalmýyordu. Gözü salondan koridora açýlan kapýnýn üzerindeki örümcek aðýna takýldý. Sonra yan duvara yapýþmýþ sivrisinek ölüsüne, oradan da içeri vuran güneþ ýþýðýnda uçuþan toz zerreciklerine… Bunlar Hayrettin’i rahatsýz eden þeyler deðildi. Yýllardýr bu eve bir kadýn eli deðmemiþti. Hayrettin elinden geldiði kadar derli toplu ve temiz olmaya çalýþýyordu; ama yapabildiði iþte bu kadardý. Münevver görseydi bunlarý kesin çýldýrýrdý.

Münevver’in çiçeklerine su vermeliydi. Onlara “Münevver’in çiçekleri” diyordu; çünkü Münevver onlarý çok severdi, hepsi ile tek tek konuþurdu. 8-9 tane idiler, kala kala iki tane kalmýþtý. Münevver’in ardýndan birer birer solmuþtu diðerleri. Ne yapsa kâr etmedi. Sanki sýrayla intihar ediyor gibiydiler. Kurtarabildikleri iþte bu ikisiydi.

Annesini iki gün sonra tekrar dünürlüðe gitmeleri için sýkýþtýrmaya baþladý. Babasýna bir þey söyleyemezdi. Nazý annesine geçiyordu. Kadýncaðýz her defasýnda “Oðlum, hemencecik tekrar gitmek olmaz. Ýnsanlarý sýk boðaz etmeyelim. Býrakalým rahat rahat düþünsünler.” Diyordu. Bir hafta sonra annesi bu ýsrarlar karþýsýnda daha fazla dayanamadý ve kocasýna durumu anlattý. Babasý “Oðlan haklý haným. Olacaksa bu iþ, bir an evvel olsun. Olmayacaksa da olmasýn;ama biz de iþimizi bilelim. Yarýn gece gene gideceðiz. Gider söylersin, haber verirsin.” Demez mi?

Bu defa gelen cevap olumluydu. Kýz ile konuþulmuþ ve kýz açýkça gönlünün Hayrettin’den yana olduðunu annesine söylemiþti.

Aileler, iþi uzatmak niyetinde deðildi. Ýki gün sonra ayrýntýlarý konuþmak için bir araya geldiler ve söz-niþan devresinin kýsa tutulmasýna bir ay içinde de düðün yapýlmasýna karar verdiler.

Ve evlendiler. Ayný mahalleden iki oda bir ev tutulmuþtu yeni evlilere; birkaç parça da eþya alýnmýþtý. Yani yeni yaka, yeni paça… Ailelerin güçleri ancak bu kadarýna yetiyordu. Zaten ikisinin de eþyada, malda gözleri de yoktu. Yemeklerini tel dolapda saklýyorlar, yýkanmýþ tabaklarýný teleðe diziyorlardý. Bulaþýk ve çamaþýr Münevver’in ellerine bakýyordu. Seyredebilecekleri bir televizyonlarý da yoktu. Olsun. Onlar eksiklerini yavaþ yavaþ giderebilirlerdi. Nitekim evlendikten iki ay sonra Münevver’in annesine miras yoluyla biraz para düþmüþtü. Bu parayý hemen kýzýna verdi. O da Hayrettin’le konuþup o yýllarda piyasaya yeni çýkmýþ olan renkli bir televizyona peþinat olarak yatýrdý. Bundan sonra hesabý iyi tutmak gerekecekti, çünkü her ay ödemek zorunda olduklarý bir taksitleri vardý.

Onlarýn oldukça ciddi bir sorunu daha evlendikleri ilk gün baþlamýþtý. Gençler çok istedikleri halde bir türlü birbirlerine yaklaþamýyorlardý. Zihinleri bedenlerini baský altýna almýþtý. Yani ikisi de cinsel konularda çok cahildiler. Bu konuda bütün bildikleri saðdan soldan duyduklarý doðru-yanlýþ birkaç bilgiydi.

Hayrettin bu sorunu aþmak için bir doktora danýþmalarýný teklif edince Münevver, “Olmaz öyle þey. Ben doktora gitmem, utanýrým.” Diyerek karþý çýkmýþtý. Bunun üzerine Hayrettin kitapçýlarý dolaþarak doðru bilgileri öðreneceklerini zannettiði bir doktorun cinsel konularla ilgili bir kitabýný alýp eve getirdi.

Münevver’in buna da bir itirazý olacak deðildi ya? Kitabý birlikte okumaya baþladýlar. Sonra vaz geçtiler. Çünkü birisi okurken diðeri ya gülüyor ya da bazý sorular soruyordu. Böyle olunca da okuduklarýndan pek bir þey anlamýyorlardý. Bunun üzerine kitabý gündüzleri Münevver, akþamlarý iþten gelince de Hayrettin’in okumasýna karar verdiler. Birkaç gün içinde kitabý bitirdiler ve önlerindeki bu engeli de öðrendikleri bilgiler sayesinde aþtýlar.

(Devam edecek)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk ve romantizm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Acayip Bir Hikaye
Coþkun Irmak - 11 (Son Bölüm)
Resimle Gelen Ölüm
Coþkun Irmak - 8
Coþkun Irmak - 9
Coþkun Irmak - 10
Gülün Sonu
Coþkun Irmak - 6
Coþkun Irmak - 7
Coþkun Irmak - 5

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Küçücük Hikâyeler - 2
Deliden Mektup Var
Bir Murat Dört Surat
Korona Hikayeleri - 8
Küçük Hikâyeler - 1
Senin Hikayen
Prostat
Bir Ölünün Günlüðü - 8 Son Bölüm
Bir Ölünün Günlüðü - 7
Dilsiz Fahiþe - 8 (Son)

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.