"Bilmezlik ile ne hoþtum; hayalimde ne güzellik, ne de aþk vardý." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun |
|
||||||||||
|
Dalgýn dalgýn raflar arasýnda yürüken market arabasýnýn diðer bir arabaya çarptý. Özür dilemek için kafasýnýn kaldýrýp karþýsýndakine baktý ve o anda her ikiside sanki tüm kainat durmuþ ve susmuþ ve gözleri dýþarý fýrlamýþcasýna birbirleri ne bakakaldýlar. Ýkiside konuþamýyor sadece þaþkýn bir halde bakýþýyorlardý.. Askere gideceðine yakýn komþu sayýlacak bir köyden sevdiði bir kýzla isteði üzerine niþanladýlar. Niþanladýlar ama o niþan olunacaya kadar da oðlan ýn çekmediði kalmadý. Oðlanýn ailesi kýzýn ailesine oranla biraz daha varlýklý ve evin tek çocuðu idi.. Kýzýn aileside varlýklý isede oðlanýn ki kadar deðillerdi. Niþanlanýp askere gitti. Askerlik süresince Oðlan ve niþanlýsý askerliðin bitmesini iple çektiler. Oðlan askerlik boyunca sadece bir onbeþ gün izine geldi. Oðlanýn ailesinin iznini kullanmasý þeklindeki baskýsýna raðmen kalan iznini ise niþanlýsýna daha çabuk kavuþabilmek için kullanmadý ve terhiside erken oldu. Askerden sonra kýzla oðlan büyük bir düðünle evlendiler. Oðlan ailesinin varlýklý olmasý ve oðlanýn ailesinin tek çocuðu olmasý nedeniyle bayaðý þatafatlý bir düðün yapýldý. Zaman geçtikçe oðlanýn annesi ve babasý torunlarýný biran önce ellerine almak istiyorlardý. Oðlana; bak oðlum artýk bir ayaðýmýz çukurda, sende ailemizin tek çocuðusun eee artýk bizimde torunlarýmýzý kucaðýmýza alýp sevmek zamanýmýz geldi de geçiyor dediklerinde oðlan, anne bize biraz zaman ver o kadar aceleci olmak istemiyoruz,zamaný gelince inþallah oda olur diyordu. Düðünleri olalý beþ seneyi geçmiþti ve hala oðlanýn annesi ve babasý torunlarýný ellerine alamamýþlardý. Artýk hemen her fýrsatda oðlanýn baþýna kakmýya baþlamýþlardý. Bir gece akþam yameðinden sonra kýzýn annesi ve babasýnýn da gelmesini fýrsat bilen oðlanýn annesi ve babasý bu durumu konuþmak istediklerini söylediler. Aslýnda kýz tarafýda artýk torunlarýný ellerine almak istiyorlardý ama onlar oðlan tarafý kadar acele etmiyorlardý. Bu durumu da kýzlarýna hiç açmamýþlardý. Çünki bu konunun ilgilendirdiði ilk kiþilerin evli olan çocuklarý olduðunu düþünüyorlardý. Oðlanýn annesi, dünür bizimkiler evleneli neredeyse beþ yýl geçti hala kucaðýmýza torunumuzu alamadýk dediðinde dünürü ona, onlar bu iþi bizden daha iyi bilirler deyip geçiþtirmeye çalýþýyordu.O gece uzun uzun ama dünürler arasýnda kýrýcý olmýyan tartýþmaþmalarla geçti. Her iki tarafta torun sahibi olmak istiyorlar ama iki tarafta hem karþý tarafý kýrmamaya gayret sarfediyorlar hemde çocuklarýný rencide etmemeye çalýþýyorlardý. Aslýnda kýz tarafýnýn bir kýzý ve bir oðlu daha vardý. Bunlarýn oðullarýndan torunlarý vardýda kýzlarýndan torunlarý henüz yoktu. Bu tartýþmalar oðlanla ailesi arasýnda yavaþ yavaþ baþlýyarak zaman içinde artýk tatlý sert bir durumu geçerek sert haline dönüþmüþtü. Oðlan tarafý,evleneli epey zaman oldu çocuðunuz olmadý.Bizim elimizde böðrümüzde kaldý. Artýk karý koca gidip bir saðlýk kuruluþuna muayene olunki kabahatinizmi var, kabahat kimde bizde öðrenelim. Bakarsýn tedavi ile bu durum ortadan kalkarda hepimiz seviniriz. Diye baskýyý artýrýyorlardý. Oðlan ve kýz her gece odalarýna çekildiklerinde artýk hep bu konuyu düþünür ve konuþur olmuþlar ama kendi kafalarýna görede bir çare bulamýyorlardý. Uzun uzun düþünmeden sonra kýzla oðlan Ýstanbul’a bir arkadaþlarýný ziyarete gitmeye karar verdiler. Aslýn bu bir ziyaret olacaðý kadar ayný zamanda da her ikisi de muayene olmayý düþünmüþlerdi. Ailelerine de bu durumu açtýklarýnda onlarda olur verdiler. Köylerinde Ýstanbul’a gidinceye kadar her ikisininde kafasýný bir sürü soru kurcalýyordu. Acaba hangisindeydi kabahat. Kýzdamý yoksa oðlandamýydý. Oðlan, eþimin kardeþlerinden birinin çocuklarý var kabahat bende olmalý diye düþünürken kýzda,benim kardeþimin çocuklarýnýn olmasý benimde çocuðumun olacaðý anlamýna gelmezki diye içinde geçiriyordu. Ama hiç biri diðerine içinde geçirdiklerini açýk edemiyordu. Her ikiside uzun bir arkadaþlýk sonucu gerçekten bir birleri ile evlenmiþlerdi. Her ikiside bir birini çok ama çok seviyorlardý. Ýstanbul’da Sirkeci’de vapurdan indiklerinde her ikiside düþünceliydi. Aslýnda her ikiside ayný þeyi düþünüyorlardý. Bir müddet yürüdükten sonra oðlan, bak hava çok güzel istersen gel þöyle uygun bir yere oturalým ve yorgunluk atalým gideceðimiz yere ondan sonra gideriz dediðinde karýsýnýn aðzýndan belli belirsiz,olur çýkmýþtý. Deniz kýyýsýnda aðaçlarýn altýnda boþ bir bank’a oturdular. Oðlan karýsýnýn yüzüne bakamadaýðý gibi kýzda kocasýna bakmýya cesaret edemiyordu. Bir müddet sahilde uçuþan martýlarla denizde gidip gelen gemileri sessizce seyrettiler. Kýz baþýný kocasýnýn omuzuna dayamýþtý.Birden her ikiside kafalarýný kaldýrýp bir birlerine baktýklarýnda ikisininde gözlerinden yaþlarýn aktýðýný gördüler ve sýkýca sarýldýlar. O gece arkadaþlarýnda yemek yedikten sonra arkadaþlarýnýn hanýmý ile birlikte oturup Ýstanbul’a niçin geldiklerini konuþtular. Arkadaþlarýda uzun süre evli olmalarýna karþý onlarýnda çocuklarý olmamýþ onlar bunu sorun yapmamýþlardý. Birkaç sene önce Çocuk esirge kurumuna müracaatla bir kýz çocuðu talebinde bulunmuþlardý. Artýk bizim sýramýz gelmek üzere diyorlardý. Her sene yýlbaþýnda Çocuk Esirgeme Kurumundan ailenin tam teþeküllü bir hastaneden saðlýk kurulu raporu alýp kuruma vermesini istiyorlardý. Arkadaþý,bizde sizin gibi uzun zaman çocuk sahibi olamayýnca hanýmla muayene olduk. Meðer kabahat ikimizdeymiþ. Çocuðumuzun hiç bir zaman olmayacaðýný öðrendik ve bu yola baþvurduk.Siz hele bir muayene olun bakalým sonuç ne olacak ondan sonra düþünürsünüz diyorlardý. Gece oðlanla kýz odalarýna çekildiklerinde oðlan karýsýna gel haným bak ben ne düþündüm otur hele dedi. Kýz kocasýnýn yanýna otururken hem içi sýkýlýyor hemde içinden bir þeylerin ters gitmeye baþlýyacaðýný hissediyordu. Söyle caným ne düþündün dedi kadýn. Adam; bak caným biz buraya muayene olup kabahatin hangimizde olduðunu öðrenmmiye geldik .Kapahat ya sende yada bende bu artýk bir þey fark edermi,bence etmez dedi oðlan. Kadýn da bencede diyebildi. Eeeee o halde,kabahat sende ise bizim kiler baský yapýp torun isteklerini bir baþka hanýmla evlenmem þeklinde gösterecekler.Kabahat bende dahi olsa benim ailemin ikna olacaðýný sanmýyorum dedi. Sanki erkekte kabahat olmazmýþ gibi kabahati mutlaka sende arayacaklar dedi. Uzun uzun düþündüler ve artýk sabah ezanlarý okunurken bir karara vardýlar. Sabahleyin evden çýkacaklar ,hiçbir hastaneye muayene olmýya gitmiyecekler. Birkaç gece Ýstanbul’da kaldýktan sonra sanki muayene olmuþta sonucu almýþlar gibi köylerine döneceklerdi. Kafalarýndaki plan ise sanki muayene sonunda her ikisininde çocuðunun olmayacaðý þeklinde idi. Bir birlerini o kadar seviyorlardý ki hiç biri diðerini suçlu görmek istemiyordu. Bunu ailelerine anlattýklarýnda oðlanýn ailesi oðlan üzerinde büyük bir baský kurarak,bizim sülalemizde çocuðu olmýyan yok,bak karýnýn kardeþinin birinin çocuðu olmuyor. Mutlaka kabahat ondadýr. Ayrýl bir baþkasýyla evlen ki soyumuz sürsün diye baský yapa yapa hem oðlaný hem kýzý býktýrdýlar ve her ikiside artýk diðerini yýpranmasýna razý olaamýyacak hale geldi ve büyüklerin baskýlarýyla ayrýlmaya karar verdiler. Hakim tek celsede ikisini boþadý. Kýzla oðlan mahkeme den çýktýktan sonra yaþlý gözlerle bir birileriyle vedalaþarak ayrýldýlar. Ta ki marketde karþýlaþýncaya kadar bir daha tam 28 sene hiç biri diðerini görmedi. Göremedi… Marketin lokantasýnda oturup konuþacaklardý ama sadece birer hayalet gibi þaþkýn gözlerle bir birlerine bakýyorlardý. Oðlan, nasýlsýn diyebildi.Kadýn , iyiyim dedi. Ama arkasý gelmemiþti. Çaylarýný yudumlarken azda olsa kendilerine gelebilmiþlerdi. Nasýl geldin buraya dedi adam. Kadýn, elindeki fincaný masaya koyarken uzaklara ta uzaklara o mahkeme nin sonuçlandýðý o güne gitmiþti. O radan sonra ben köye dönmedim dedi kadýn. Ýstanbul’da aðabeyimin yanýna gittim. Oradan da bir fýrsatýný bulup, aðabeymin hanýmýn kardeþi vasýtasýyla Avusturya’ya iþçi olarak geldim. 28 senedir de burada çeþitli iþlerde çalýþtým. Hiç memlekete gitmedim dedi. Ya sen dedi kadýn sen ne yaptýn dedi. Adam bende bir müddet sonra bir arkadaþýmýn vasýtasýyla Holanda’ya iþçi olarak gittim. Ordan Almanya’ya geçtim ve halen köln’de bir fabrikada çalýþýyorum dedi. Adam , Avusturya’da sýnda Köln’de bir iþinmi vardý diye sordu. Kadýn yok dedi. Sadece bu tatilde þöyle bir dolaþmak, hava almak için geldim dedi. Adam yaa ! diye cevap verdi. Her ikiside sorulacak çok sorularýnýn olduklarýný biliyorlardý ama kafalarýndakileri bir birlerine sormýya cesaret edemiyorlardý. Adam, evlendinmi dedi. Kadýn hafifce iç geçirip, yok dedi. Yasen dedi kadýn. Adam sence dedi . Kadýn sadece güldü. Kadýn ayaða kalkýp, epeyi geç oldu seninle yeniden görüþmek güzeldi , Ýzninle yolum biraz uzun dedi. Adamda ayaða kalktý. Kadýn market arabasýný bir eliyle tutarken diðer eliylede adamýn uzattýðý eli sýktý. Ve market arabasýný iterek ayrýlýrken adam kadýna doðru bir iki adým attý ve Benimle evlenirmisin dedi. Kadýn durdu arkasýný döndü boþ gözlerle adama baktý ve hiç bir þey söylemeden market arabasýný iterek oradan ayrýldý. Adam sanki bir heykel gibi kadýnýn arkasýndan bakýyordu. Kadýn market arabasýndakileri park yerindeki arabasýnýn bagaj kýsmýna boþalttý. Yavaþ yavaþ park yerinden çýkýyorduki adamý park yerinin çýkýþýnda gördü. Adam sadece elini salladý. Kadýn adamýn gözündeki yaþlarý fark etmiþti. Kadýn hem arabasýný sürüyor hemde göz yaþlarýný silerken kendi kendine, nasýl söylerdim ona,kanserin bütün vucuduma yayýldýðýný ve en fazla 6 ay ömrümün kaldýðýný . Kadýn artýk göz yaþlarýna hakim olamýyordu… Mustafa Arif Razgartlý
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa Arif Razgartlý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |