Ben bir öðretmen deðil, bir uyandýrýcýyým. -Robert Frost |
|
||||||||||
|
Sizlerle yine vakit bulduðum ölçüde Devrek ve çevresinin tarihi ile kültürel dokusu hakkýnda sohbetlerime devam edeceðim. Bu hafta sizin için bölge hakkýnda bilgi veren bir tarihçiyi seçtim. Bu tarihçi ne yazýk ki bölgede unutulmuþtur! Oysaki bölgenin tarihi dokusunu ne güzel anlatmýþtýr. Bu tarihçi Ereðli/Herakleia Pontika’lý Memnon’dur. Ý.Ö. I. ya da II. yüzyýlda yaþadýðý düþünülen bu tarihçi Herakleia’nýn, yani Ereðli’nin Ý.Ö. 364’ten Ý.Ö. 47 yýlýna kadar olan tarihini edebi bir dile yazmýþtýr. Onun, ‘Memnon’un Herakleia’sý’ adlý eseri, Ý.S. IX. yüzyýlda özeti yayýmlanarak zamanýmýza kadar ulaþabilmiþtir. Bu eserde, bölgenin entrikalarla dolu olan ‘acýklý’ tarihi, Herakleia/Ereðli odaklý olarak kaleme alýnmýþtýr. Biz, Memnon’un bu eserini okurken ayný zamanda dolaylý olarak Zonguldak’ýn kýyý kesimleri ile birlikte iç ve komþu bölgelerin de tarihini okuruz. Zaten þimdi harita üzerinde Bartýn ve Kastamonu ayrý iller olarak görülmesine karþýn, bölgeyi tarihsel olarak ayýramayýz. Yani bölge tarihsel devirler açýsýndan doðuda Kastamonu, batýda Düzce, kuzeyde Bartýn ve güneyde Bolu’nun çevrelediði coðrafi sýnýrlar içinde ele alýnmalýdýr. Ne yazýk ki bölgenin tarihi dokusu þimdiye kadar incelenememiþ ve bölge turizm ve arkeoloji noktalarýnda gereði gibi tanýtýlamamýþtýr. Bölgenin arkeolojik dokusu üzerine tarihinin doðru bir þekilde anlatýlmasý ile çok güzel projeler üretilebilir ve bölge turizmi canlandýrýlabilir. Bu noktada, Memnon’un eseri temel alýnmalýdýr. Memnon, Herakleia’nýn -yani Amasra, Filyos/Hisarönü’nün- tarihini anlatýrken bölgenin tiran/despot/zalim/zorbalarla yönetildiðini roman tadýnda ifade eder. Ereðli/Herakleia’daki bu tiranlar, zalimlikte ve haksýzlýkta o kadar ileri gitmiþtir ki bunlardan biri, on iki yýllýk tiranlýðý döneminde yaptýðý zulümlerinin karþýlýðý olarak ölüm döþeðinde ‘daha önce canice öldürdüðü kiþilerin ruhlarýnýn gölgeleri’ ile kendisine verdiði rahatsýzlýklar içinde duyduðu büyük acýlar içinde can vermiþti. Hatta baþka bir tiranýn, bölge insanýna yaptýðý zulümlerden dolayý kasýðý ve hayâlarý arasýnda kanserli bir hücre büyümüþtü. Vücudunun içinden dýþarýya doðru yayýlan bu kanserli hücrenin, bu tirana verdiði ýzdýrap yanýnda dýþarýya akan cerahat da pis kokular yayýyordu. Tiranýn çektiði bu acýlar öyle dayanýlmaz hale gelmiþti ki tiran, ölümü þiddetle arzular olmuþtu. Ama ölmeyerek sanki günahlarýnýn ve yaptýklarýnýn bedelini ödüyordu. Yani kýsaca mazlumlarýn ahý yerde kalmamýþ, aheste aheste çýkmýþ, ilahi adalet tecelli etmiþ, zulüm ile abad olanýn hayatý berbat olmuþtu. Büyük Ýskender’in Ý.Ö. 334 yýlýnda ‘Doðu Seferi’ne’ çýkmasý ve Pers kralý Darieos’un ordusunu Babil’de maðlup edip ‘Asya Kralý’ unvanýný alýnca, Pers kýzlarý ile komutanlarýnýn evlenmelerinde öncülük yaptý. Ýþte, Herakleia/Ereðli’nin Helenistik tarihi bu evliliklerle baþlamaktadýr. Amasra kentinin kurucusu olan Persli Amastris, bu yýllarda önce Büyük Ýskender’in bir komutaný ile evlenir, ama kader onu bir þekilde Ereðli’ye atacak ve Herakleia tiraný Dionysios ile evlenecektir. Dionysios, Herakleia’nýn diðer tiranlarýna kýyasla daha merhametlidir. Konforlu bir yaþam sürmüþ olan Dionysios, yaþamýnýn sonlarýna doðru görülmemiþ bir þekilde þiþmanlamaya baþlar ve uykusuzluk problemi yaþar, ancak vücuduna batýrýlan çuvaldýzlarla uyandýrýlmaya çalýþýlýr. Amastris’ten iki oðlu ve bir kýzý olur. Kocasýnýn ölümünden sonra Amastris, bölgenin yönetimini ele alýr. Ancak iki oðluna da bölgenin yönetiminde oldukça esnek davranýr ve yönetimi yer yer oðullarýna býrakýr. Dul kraliçe bu kez Büyük Ýskender’in generallerinden Lysimakhos ile evlense de bu evlilik, Lysimakhos’un gönlünü baþka birine kaptýrmasý ile kýsa sürer. Amastris, bu arada bölgede pek çok imar faaliyeti gerçekleþtirir. Ereðli, Filyos ve Amasra’yý oðullarý ile birlikte idare eden Amastris, Herakleia üzerinden kendi kurduðu Amastris/Amasra kentine oðullarý ile birlikte deniz seyahati yapar. Bu seyahat ona hiç yaramayacaktýr, çünkü Amastris, oðullarý tarafýndan denize atýlarak hunharca boðularak katledilecektir. Bölgenin yönetimini ele alan kraliçenin çocuklarý da çok kýsa bir zaman içinde üvey babalarý Lysimakhos tarafýndan öldürülür. Herakleia’nýn ve bölgenin bu entrikalarla dolu yaþamý, ‘Memnon’un Kitabý’nda’ böyle devam eder… · Bölgenin hem yurt içinde ve hem de yurt dýþýnda iyi tanýtýlmasýnda, turizm kazandýrýlmasýnda bu hikâye ne güzel bir avantajdýr! Bölge, bu hikâyeyi lehine çevirmelidir. · Hikâye, bölgeyi tanýtacak belgesellerde iþlenecek ne güzel bir konudur! · Dolayýsýyla bu konuda bölgeyi tanýtacak pek çok belgesel çekilebilir. Bu baðlamda Devrek’imizin baston belgeseli de acilen yapýlmalýdýr! · Hatta hikâye senaryolaþtýrýlýp bir film ve dizi bile olabilecek güzelliktedir! Kalýn saðlýcakla…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Güngör Karauðuz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |