..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Þiir, seçmek ve gizlemek sanatýdýr. -Chateaubriand
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Toplumbilim > Güngör Karauðuz




23 Temmuz 2011
Ýbrahim Hamdi Efendi'nin Kaleminden Devrek ve Bölgemiz  
Güngör Karauðuz
Ýbrahim Hamdi Efendi'nin Kaleminden Devrek ve Bölgemiz


:CDHF:
Sevgili okurlar!

Bu hafta sizlerle Devrek ile çevresinin coðrafyasý hakkýnda ilginç bilgiler vermiþ, XVII.-XVIII. yüzyýlda yaþamýþ, bölgemizin yetiþtirdiði bir seyyah ve onun kaleme aldýðý eserinden söz etmek istiyorum.

Lehistan'da bulunan Lipka Tatarlarý'nýn dilini bilen; þair, hakkâk, müzehhib, sorumluluk sahibi ve çok yönlü bir devlet adamý:


Ýbrahim Hamdi Efendi!

Ýbrahim Hamdi Efendi, Bartýn Ýli'ne baðlý Ulus Ýlçesi'nin Endüz Çiftliði/Küçük Endüz Köyü'nde doðmuþtur.

Seçeresi on iki imamdan Zeynelabidin'e kadar uzanmaktadýr. Dedesinin ismi Seyyid Hüseyin ve babasýnýn ismi ise Seyyid Bayram'dýr. Çocukluðu ve gençliði doðduðu köyünde geçmiþ ve babasý Seyyid Bayram'ýn, II. Mustafa Dönemi'nde (1664-1703) Balkanlara gelmesiyle, önce Rumeli'deki Yanova'ya ve sonra da yirmi yýl ikamet edeceði ve öðrenim göreceði Týmýþvar'a yerleþtiði kendi kaleminden öðrenilmektedir.

Sonra Týrnova'ya yerleþmiþ ve Hotin'de de, Cebehane Kâtibi ve sonra Hotin Defterdarý Kâtibi görevleriyle ikamet etmiþ ve 1727 yýlýnda Amasra'ya yerleþmiþtir. Fakat daha sonra 1733 yýlýnda Ýstanbul'da ve 1736'da Osmanlý ordusuyla birlikte Ýsakçý ve Baba Daðý'nda bulunmuþtur. 1749 yýlýnda annesinin ikamet ettiði Endüz Köyü'ne gelerek 1729-1749 yýllarý arasýnda yazmayý sürdürdüðü “Atlas-ý Ýbrahim Hamdi Efendi” adlý eserini yazmaya burada devam etmiþ ve 1750 yýlýnda bitirmeye muvaffak olmuþtur.

Ýbrahim Hamdi Efendi'nin kaleme aldýðý bu eser, iki cilt halinde idi, Devrek ve çevresi hakkýnda da birinci cilt bilgi veriyordu. Ancak 1934 yýlýnda, Ahmet Tevhit ile Talat Mümtaz Yaman, Kastamonu'yu ziyaretleri sýrasýnda bir terekeciden satýn alýnmýþ bu eserin birinci cildini de yanlarýnda götürmüþlerdi. Ahmet Tevhit'in kütüphanesinde bulunan bu eser, Ahmet Tevhit tarafýndan T. M. Yaman'a hediye edilmiþ ve o da bu eseri kendi þahsi kütüphanesinde saklamakta idi. Eser, bölge hakkýnda detaylý bilgi veren tek eserdir, Devrek ve çevresini bu kadar güzel tasvir etmiþ baþka bir eser daha yoktur.

1942 yýlýnda Kastamonu'da çýkmýþ olan yangýnda T. M. Yaman'ýn kütüphanesi ile birlikte bu eser de yanmýþtýr. Ancak Yaman'ýn, bölge hakkýnda bilgi veren bu birinci ciltteki bilgileri daha önce Latin harflerine yaptýðý transkripsiyonunu, Ülkü Halk Evleri Dergisi'nde yayýmlamasý, eserin tamamen yok olmasýný engellemiþtir.

Burada Devrek ve çevresi ile ilgili bilgileri, T. M. Yaman tarafýndan Osmanlýca nüshasýnýn Latin harfleri ile yapýlmýþ orijinalinden, sizlere kýsaltarak ve Osmanlýca kelimelerin karþýlýðýný da parantez içinde vererek, yazmak istiyorum.

* * * * *

Devrek altmýþ üç buçuk derece tûl ve kýrk bir derece on üç dakika arzda Ereðli þarkîsinde (doðu) deryadan alarga bir kazadýr … daðýnýn þimaline (sol) düþer Bolý bunýn cenubýnda vaki olub hafta pazarý ve hanlarý ve dükkanlarý var bir nice karyedir Bolý suyu ile nehr-i-Mengen bunýn kurbinden cereyan ider ve Araç ve Viranþehir nehrine bu kazada karýþub Hisarönünde Karadeniz'e gider ve yýl pazarý ki her senede bir kere durub on beþ güne kadar mütemadî olub yedi divan bu kazadadýr.

Pencüþenbe'nam diðer Zarzene altmýþ üç derece elli dakika tûl ve kýrk bir derece yirmi dakika arzda yirmi karyelü bir kazadýr Çarþanba kazasýyle bunun mabeynini Filyos suyu kat'ider Üskübi altmýþ iki derece kýrk dakika tûl ve kýrk bir derece yirmi dakika arzda Bolý'dan þimale on saatlik inhirafile (dönme ile) garbe (batý) ve Akçeþar'dan cenuba vaki olub bir câmi ve bir hamamý ve on pâre (parça) karyesi (köy) olub bunun þimalinden … daðýndan Debbaðlar suyu gelüp buna uðrar ve canib-i garbîsi (batý tarafý) daðlar ve ormanlar sahreler olub mezari' ve çeltikleri Milan suyundan saky olunur ve pirinci alçak ve âlâ bezi olur … nam karyede Þemsi Efendi medfûn olub ziyaretgâhdýr

* * * * *

Benderkli … namý diðer Ereðli Karadeniz sahilinde Bolý þimalinde bir kal'adýr ki tahminen devr-i Seray-ý-hümyûn-ý cedid kadar olub taraf-ý-þarka derya kenarý ve yukaru Güney taraflarýnýn ekser bedenleri harab olub ancak garb tarafýna vaki iskele ve þehrine muttasýl (bitiþik) olan kapusu heyet-i asliyesi üzere balâter beden ve tabyalar ve kapunýn üzerinde (varak 315) iki âdem þekli ayak üzere dururlar dahil-i bab-ý kal'ada bir mahalle ve Sultan Orhan câmii olub ve haric-i bab-ý kal'ade esvak-ý mâmûresi (düzenli çarþýlar) ve kahveleri ve bir hamamý ve çeþmeleri ve iskele kurbinde misafirine han odalarýna bedel odalar ve köþkleri olub sükkânýna (oturanlar) günde birer pâre icare ile virirler ve etmekci furuný olmayub herkes hanesinde etmek tabkh idüb çarþuda satarlar çarþunun garb tarafýnda kefere vaktinde etrafý kârgir (iþleyen) diyarlý limaný var imiþ zamanla dolub harab olmuþ elyevm (bugün) anda debbaðhane (tabakhane) olub kal'anýn harab divarý mukabilinde etrafdan taþ dökme bir liman vardýr ve dahil-i kal'ade hin-i imâretinde olan bezastan ve dekâkinin taþlarýn yüzer âdem yerinden kaldýramaz ve bazý kulelerinde baðçe idüb nerkis ve sair þükûfe (çiçek) gars itmiþler bir mertebe ki sa'ir diyarda öyle çiçek olmaz ve kal'a kapusunýn haricinde bir kule zirvesinde müfti hanesi olub safa bahs ferahfeza bir hanedir hayli mâmûr bir kasaba olub pâk dilfrib (cazibeli) tazeleri vardýr lâkin ahalisinin bir mikdar taasubý vardýr incir ve üzüm ve ceviz ve sa'ir meyvesi vefret (çok) üzere olub ahalisinin ekseri khýlâl ve kaþýk yaparlar kerestesi olub Ýstanbul'a götürürler ve kal'adan þark tarafýnda Karadeniz'e müþrif (çevreyi gören) bir depede merhum Fatih Sultan Orhan'ýn hacesi (hoca) Seyyid Yaha-yý Sirvânî hazretlerinin evlâdýndan olub Seyyid Nasrullah Efendi Hazretlerinin merkad-i münevvereleri (parlak mezarý) olub ba'zý bîkes (kimsesiz) fukara kýzlarý varub hüceratda (oda) sâkine olub (oturan) hizmet iderler bir göz yer vakýfdýr ve anda Karadeniz boðazýnda olduðu gibi bir fener olub sefinelere (gemi) hata gelmesün deyu gicelerde firuzan olunur âvamünnas beyninde Hacýbaba türbesi deyu ziyaret iderler sultan Orhan gelüb kal'a feth eylediklerinde oðlum þu makamý bana ihsan eyle deyu rica etmiþler ricasýna müsaade buyurdukda bu yeri niçün istersin deyu istintak (sormak) ve anlar dahi topraðýmýz bunda olub yatsam gerekdir deyu buyurmakla sultan merhuma rikkat (acýma) gelmiþdir bir pâk ahalisi olub eyü metalarýn bez ve kereste ve meyvedir …”

* * * * *

Atlas-ý Ýbrahim Hamdi Efendi adlý eserden de anlaþýlacaðý üzere, Kuruluþ Devri Osmanlý padiþahlarýndan Orhan Devri'nde (1281-1362) Ereðli, Türk hâkimiyetine girmiþtir. Ýbrahim Hamdi Efendi eserinde, Devrek'in bu tarihlerdeki durumu hakkýnda bir bilgi vermemektedir. Eldeki þu anki verilerden Devrek'in, Sultan Orhan'dan itibaren Türk yurdu olduðu söylenebilir.

Devrek'te, bugün Yeni Camii duvarýna monte edilmiþ olan bir kitabeden, H. 891 (M. 1486) tarihi okunmaktadýr.

Dolayýsýyla Devrek'imiz, Sultan Orhan'dan yaklaþýk yetmiþ yýl sonra tahta geçmiþ Fatih Sultan Mehmet (1432-1481)'in son dönemleri ile II. Bâyezid (1450-1512) devrinden itibaren, günümüze kadar devamlý iskân edilmiþ bir Türk yurdudur.

172 köy-mahalle ile birlikte Hamidiye adý ile ünlenecek olan Devrek'te, H. 1303 (M. 1887) yýlýnda küçük bir çarþý, dört camii, iki medrese, bir tekke, iki hamam, bir hükümet konaðý, bir ibtida mektebi, bir Rüþtiye ve gelirinin bir kýsmýnýn eðitime ayrýldýðý bir dükkân ile belediye bahçesi bulunuyordu. (Kastamonu Vilayet Salnâmesi 1314, s. 440).

1890-1901 yýllarý arasýnda Hamidiye kazasýnda ikamet eden tüm Gayri Müslimlerin Müslüman halka oraný % 0.67 ile % 1.36 arasýnda deðiþirken, 1901 yýlýna gelindiðinde, Devrek'in nüfusu 21.264'tür. Bu nüfusun yaklaþýk % 1.96'sýnýn Gayr-i Müslim nüfus olduðunu, Hamdi Genç, 'Zonguldak Kazasý' adlý çalýþmasýnda belirtmektedir.

1910 yýlýnda Hamidiye isminden vazgeçilerek tekrar Devrek ismini alan kazada, halkýnýn bir kýsmý bu yýllarda; ceviz aðacýndan sandýk, masa, sandalye, sigara aðýzlýðý ve baston imalatý ile uðraþýyordu (Kastamonu Vilayet Salnâmesi 1311, s. 226).

* * * * *

Yukarýdaki Osmanlýca metinde, Devrek'ten bahisle, on beþ gün devam eden bir pazardan söz edilmektedir. Büyüklerimiz ve benim yaþýmda olanlar Ýstiklal Ýlköðretim Okulu'nun arkasýndaki alanýn panayýr alaný olarak kullanýldýðýný çok iyi hatýrlayacaktýr. Bu panayýr alanýndan 1945 yýlýnda E. Çakýroðlu, “Bugünkü Devrek Kasabasý” adlý makalesinde de deðinmektedir.

Hatta bu panayýrýn -ya da halkýn ifadesiyle mahyanýn- on beþ gün sürdüðünü ve þimdi merkezi karþý yakaya baðlayan asma köprünün ilkel bir örneðinin o günlerde on beþ gün için kurulduðunu çok iyi anýmsayacaklardýr. Bu panayýrýn yerini günümüzde artýk baston festivalleri almýþtýr.

Kalýn saðlýcakla…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplumbilim kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
"Devrek ile Çevresi Tarih ve Kültürü Üzerine" Baþlýklý Kitabýmýz Hakkýnda
Zonguldak Bölgesi'nin Yetiþtirdiði Bir Yerel Tarihçi ve Düþündürdükleri
Osmanlý Devleti Döneminde Devrek'te Yaþanmýþ Bazý Büyük Felaketler
Müzeler ve Devrek Arkeoloji - Etnografya Müzesi Kurulmalý mý?
Hýzýrbey Ýli - Devrek - Hamidiye
Abdullah Sabri Efendi
Zonguldak Bölgesi"nde Medeniyetin Ýlk Filizlendiði Ýlçemiz: 7500 Yýllýk Devrek"in Eskiçað Tarihi Üzerine
Bölgemizi Ziyaret Eden Bir Seyyah: Wýllýam Francýs Aýnsworth
Ýstiklâl Savaþý Gazisi Hüseyin Baþocakcý
Tarihi Eser Yaðmacýlýðý, Definecilik ve Bölgemiz


Güngör Karauðuz kimdir?

Daha çok eskiçað dünyasýný konu alan hikaye ve roman tarzý edebi yazýlarý okumayý severim. Gezi-inceleme yazýlarýna karþý da büyük ilgi duymaktayým.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Güngör Karauðuz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.