Deðmezdi Akacak Bir Damla Yaþtaki Yas"a
(Sinan Yýldýrým) 17 Aralýk 2010 |
Ýyileþme |
| |
Daha doðmadan baþlamýþ Sýdýka’nýn çilesi, annesi dördüncü çocuðu çok diye istememiþ, düþürmek için elinden geleni yapsada inatla doðmuþ dünyanýn bütün dertlerine meydan okur gibi. Doðmuþ doðmasýna ama ailenin dördüncü kýz çocuðu olduðu için annesi bu seferde bakmak istememiþ, bir hafta emzirmemiþ tombul, siyah saçlý, yeþil gözlü kýzý. |
|
Bizmi Olmayý Öðrendin Yoksa
(Sinan Yýldýrým) 10 Aralýk 2010 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Hani bazen anlatýrdýnya içinden geçen duygularýn sen anlatmaya baþladýðýnda nasýl arka kapýdan çýkýp, kaçýp, kaybolup gittiklerini. Arkalarýnda ne bir iz nede bir iþaret býrakmadan yok olduklarýný |
|
Rüyalar Aleminde Düþler Perisiyle Birlikte
(Sinan Yýldýrým) 13 Aralýk 2010 |
Çocuk |
| |
Ne güneþin doðuþunu görebilmiþti nede yataðýnda huzurlu bir uyku uyuyabilmiþti, öylece kalakalmýþtý pencerede, yalnýz yapayalnýz, yorgun, çaresiz, uykusuz, mutsuz, huzursuz ama rüyalar aleminde düþler perisiyle birlikte en güzel rüyalarý görecekti belkide |
|
Son Mesaj
(Sinan Yýldýrým) 14 Aralýk 2010 |
Sevgi ve Arkadaþlýk |
| |
12-13 yaþlarýnda ailesin zoruyla zengin bir ailenin yanýnda yaz tatili boyunca evin hanýmýna yardým edecekti Serap. Serap o yaz tatili boyunca o ailenin yanýnda yaþamaný sürdürürken hep ilkleri yaþadý, bir çok görmediðini, tatmadýðýný, giymediðini ve yapmadýðýný yaptý. |
|
Sen Varken Ben Yok Olamamya
(Sinan Yýldýrým) 17 Kasým 2010 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Aç kalbinin kapýlarýný ardýna kadar ve al beni içeri, sonra sýký sýký kapat kalbinin kapýlarýný ve kilit üstüne kilit vurup, pencereleri kapatýp, perdeleri örtüp sar beni sevginle.
|
|
Düþler Aleminde Bir Düþüm
(Sinan Yýldýrým) 18 Kasým 2010 |
Bireysel |
| |
Sorular sorma sende ferman veren padiþahlar gibi bana çünkü ne ben o Sinan’ým nede sen o padiþah. Bir nedeni var iþte her þeyin. Bir düþ bir gülüþ, bir umut bin mutluluk.
|
|
Bir Gün Kaybolursam Anne
(Sinan Yýldýrým) 5 Aralýk 2010 |
Çocuk |
| |
Küçük gözlerinden akan yaþlar yanaklarýndan yavaþça süzülürken içini çekiyordu küçük Sabriye. |
|
Hatýralar Ormaný
(Sinan Yýldýrým) 22 Aralýk 2010 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Aðlamak isterse onu aðlatacak bir sürü hatýrasý vardý sandýðýnda, gülmek isterse yine güldürecek bir çok hatýra, hüzün, aþk, mutluluk ne ararsa, neye ihtiyacý varsa o anda bulunurdu ve bulurdu kýsa zaman içinde biraz karýþtýrýnca sandýðýnýn bir köþesinde. Hayattaki en deðerli, en özel, en güzel… bütün en’lerin bir araya gelmesiyle oluþturduðu bir zaman makinasýydý sanki sandýðý. |
|
Rüzgarýn Estiði Yönde Yaðmur Yaðar
(Sinan Yýldýrým) 22 Aralýk 2010 |
Beklenmedik |
| |
Bulut yaðmur yaðdýrmak istesede rüzgarýn götürdüðü yere yaðabilirdi ancak. Bir martý ancak denizde karnýný doyurabilir, bir þair þiirlerinde yaþayabilirdi ancak. Güneþ dünya var olunca hayat verebilirdi ancak. Fakat Elif güneþ olmak istemekteydi ve dünyanýn varlýðýndan haberdar deðildi sanki.
|
|
Kurbaða ve Akrep
(Sinan Yýldýrým) 22 Aralýk 2010 |
Gerilim |
| |
çýðlýklar içinde sudan çýkmak için birbirleri ile yarýþýyormuþ sanki, iki yaban ördeði havalanmýþ, üç timsah sudan kendini dýþarýya can havli ile atmýþ, bir kunduz kýyýya çýkarken beþ balýk sudan zýplayarak topraðýn üstünde çýrpýnmaya baþlamýþ, kocaman bir su yýlaný kývrýla kývrýla otlarýn arasýndan son bir umut der gibi kendini sudan topraða býrakmýþ, birkaç su kaplumbaðasý birden suyun üstünde belirip karaya doðru yüzmeye baþlamýþ feryat figan içinde, |
|
Seyfi'nin Maceralarý 1 (Yetiþ Dayý)
(Sinan Yýldýrým) 23 Aralýk 2010 |
Aný |
| |
Seyfi bir gün istanbuldaki bir arkadaþýnýn düðününe gitmek için yola çýkar ve 4-5 saat sonra hapse girmenin eþiðinden kurtulduðu ve bir daha asla geri dönmek istemedi o büyük þehre varmýþtý. Aklýna yaptýðý hatalarýn yanýnda nasýl eðlendiðide geldi çünkü Seyfi eðlenceyi çok severdi ve eðlenirken para harcamasýnýda. Her türlü pis iþi yapmýþtý hemen hemen ve sonra aklý baþýna gelip köyüne dönmüþtü ve köyündede pek doðru durmuyordu ama yinede bu þehirde yaptýklarýnýn onda birini bile yapmýyordu.
|
|
Her Yeni Günde Doðan Güneþle Birlikte
(Sinan Yýldýrým) 26 Aralýk 2010 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Geçen her saniyede binlerce hatýrasý gözlerinin önünden geçerken, binlerce düþüncede bir savaþ meydanýnda tozu dumana katýp savaþmaktaydýlar. Bu savaþ iyi ve kötünün savaþý deðildi, iyilerle iyiler savaþmak zorundalardý ve birbirlerini incitmeden üstünlük saðlamak için kýlýçlarýný çekmiþler kesmeyen taraflarýný birbirlerine vuruyorlardý, okçular oklarýyla deðil yaylarýyla vuruyordu birbirlerine. |
|
Masal Zamanýndan Sonra Þimdi Uyku Zamaný
(Sinan Yýldýrým) 28 Aralýk 2010 |
Çocuk |
| |
Karanlýklar ülkesinde yaþayanlar bu birden çýkan ayý görünce korkuya kapýlmýþlar. Çünkü efsaneye göre bir gün karabulutlarýn arasýndan bir ay çýkacak ve bu ayýn çýkýþý ile karanlýklar ülkesine karanlýk getiren karakulenin üstündeki kýzýl alev sönecek ve karanlýklar ülkesi güneþle buluþacak ve karanlýkta yaþamaya alýþmýþ olan herkes güneþi görünce görme yeteneklerini kaybedecekler ve asla bir daha kötülük yapamayacakladý.
|
|
Umutlar Bahar Gibidir Her Kýþtan Sonra Mutlaka Gelen
(Sinan Yýldýrým) 30 Aralýk 2010 |
Bireysel |
| |
Ýçimde bin yýldýr devam eden bir savaþ var sanki ve yarýn o savaþýn yýl dönümü. Umutlarýn yýkýldýðý, mutluluk planlarýnýn bir suikastte kurban gittikleri gün ve o günden sonra baþlayan savaþta daha doðmamýþ çocuklar babalarýný savaþ meydanýnda kaybedeceklerdi. Umutlar çocuk gibidir ilk görüþte baþlayan aþkla dünyaya gelecekleri kesinleþen. Umutlar bahar gibidir her kýþtan sonra mutlaka gelen, umutlar hem tozpembedir hemde kan kýrmýzýsý gibidir bedeli ödenmedikçe elde edilemeyen. |
|
Ben Geldim Anne
(Sinan Yýldýrým) 1 Ocak 2011 |
Çocuk |
| |
Okuldan hýzlý adýmlarla koþarcasýna eve doðru ilerleyen sabriye'nin yüzündeki gülümseme ne kadar neþeli olduðunun bir göstergesiydi o gün. Yolda karþýlaþtýðý arkadaþlarýnýn iyi günler dileklerini bile neþeli bir þekilde hýzlý hýzlý cevaplayýp yine hýzlý adýmlarla eve doðru ilerlemekteydi. |
|
Öpeyimde Geçsin yada Gülümse
(Sinan Yýldýrým) 4 Ocak 2011 |
Çocuk |
| |
Eski albümleri çýkardý tozsuz raflardan ama tozlanmýþ örümcek aðlarý sarmýþ yüreðindeki unutmak üzere olduðu günlere geri dönerek. |
|
Ahmet Hocanýn Cin Çýkartma Seansý
(Sinan Yýldýrým) 7 Ocak 2011 |
Aný |
| |
bizi adeta büyülemiþti sanýrým odada tütsü niyetine kafa yapýcý bir þeyler yakýlýyordu çünkü hoca yerde bu dumana maðruz kalmýyordu ve biz ayakta durduðumuz her saniye içimize çektiðimiz bu tütsü kokusuyla dumaný baþýmýzý döndürüp dilimiz damaðýmýz kuruyordu bizi biraz ayakta beklettikten sonra yere oturttu. Ben hiç konuþmuyordum arkadaþýmla öyle anlaþmýþtýk bu gün için çalýþmýþtýk yani. Saç sakal birbirine girmiþ bir imaj yaratmýþtým bu güne özel. |
|
Uzaylýmý Desem Yoksa?
(Sinan Yýldýrým) 12 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Bir tesadüf deðildi aslýnda onunla tanýþmak. Ýnternette dolaþýrken bir sitede yazdýklarýný okurken keþfetmiþtim onu. Yazdýklarý karma karýþýk, okuyanýn zihninde bir sürü soru iþareti býrakan, her ne kadar anlamlý olsada sanki yazýnýn içinde þifrelenmiþ bir þeyler var gibiydi. Yazdýðý diðer yazýlarýda inceledikçe farkýna vardým ki bu bir dünyalý olamazdý ve bu yazýlanlar olsa olsa þifreli mesajlardý dünyadaki diðer uzaylýlarla iletiþim kurmak için. |
|
Marslý Kýz
(Sinan Yýldýrým) 15 Ocak 2011 |
Fantastik |
| |
Mars savunma sistemleri baþkaný doktor Merilayn’a paralel evrenlerin varlýðý hakkýnda bir araþtýrma yapmasýný istemiþti. Merilayn yaptýðý araþtýrmalar sonucu farklý boyutlarda 21 evren olduðunu saplamýþtý. Bu evrenler arasýnda geçiþ yapmamýn mümkün olduðunu her ne kadar savunmuþ olsada Marsýn girdiði ekonomik kriz sonrasý araþtýrmalarý için ayrýlan ödenek kesilmiþti. |
|
Kaçan Tren
(Sinan Yýldýrým) 18 Ocak 2011 |
Aný |
| |
Bekle deseydim bekleyecekmiydin sanki?
Bekle demedinki bekleyeyim seni.
Beklemeyeceðini bile bile neden bekle diyeyim ki sana?
Nerden biliyorsun ki beklemeyeceðimi?
Ne zaman bekle dediðim de bekledinki?
Bu sefer beklerdim ama bekle demedinki?
|
|
Fizik Ötesi Servisler
(Sinan Yýldýrým) 20 Ocak 2011 |
Aný |
| |
Günlerden Salý, normal bir gün, her zamanki gibi sabah kalkýp kahvaltý yaptýktan sonra doðru okula. Ýlk dersleri hiç sevmezdim zaten ve her zaman uyumakla uyumamak arasýnda sýranýn üstüne kollarýmý koyup baþýmýda kollarýmýn üstüne tabiki, öðretmen sanki masal anlatýrdý bende dinlerdim. Genelde benim bu ilgisiz tavrýma bozulurdu öðretmenler. |
|
Üç Kadýn ve Ahmet
(Sinan Yýldýrým) 23 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Üç kadýn toplanmýþlar havadan sudan konuþmuyorlardý tabi. Onlar için hava gibi, su gibi gerekli olan, vazgeçemedikleri dedikodularýný yapýyorlardý.
- Ya duydunuz mu Ayþe’nin kocasý Yeþimle aldatýyormuþ,
- Yok caným yapmaz Ahmet öyle bir þey, bir birlerini çok sever onlar. Ne zorluklarla evlendiler.
|
|
Ben Buldum Hoca
(Sinan Yýldýrým) 30 Ocak 2011 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Newton ile tanýþmadan çok önceleriydi,
Ramazanýn on beþiydi,
Ýyi hatýrlýyorum köþedeki fýrýndan pide almaya göndermiþti annem, upuzun bir kuyrukta ayýnýn karýncayý görmeyip üstüne basmasý gibiydi, iri cüsseli bir adamýn ayaðýma basmasýyla beynimde çarpan þimþekler sonucu bulmuþtum yer çekimi kanunu.
Neymiþ efendim Newton bulmuþmuþ,
Ýnandýramadýlar tabi ki efendim, ben onu bulalý çok olmuþtu bir kere, tecrübeyle sabit. |
|
Hoþ Bulduk Hayat
(Sinan Yýldýrým) 25 Mart 2011 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Boþ bir tarlanýn parselleniþi gibi bölündüm ve sonra temeller kazýlýp üstüme betondan binalar dikildi. Her bir bina kat ve kat üstüne kuruldu metrelerce yükselerek ve içlerine doluþtu insanlar yurt bilerek. O kadar saðlamdý ki yüreðimin depremlerle sarsýlýþlarýnda bile kýpýrdamadýlar yerlerinden. O kadar saðlamlardý ki duymadýlar, görmediler, bilmediler acýlar içerisinde evlerinin temelleri altýndaki göçükleri. |
|
Ýki Rengin Hikayesi
(Sinan Yýldýrým) 2 Nisan 2011 |
Toplumcu |
| |
Daraðacýna salýncak kurup sallanan iki rengin hikâyesiydi aslýnda Yeþil ve Mavi'nin hikâyesi. Aylardan hüzün, mevsimlerden hüsran, yýllardan cereme iken baþlamýþtý bir gün ansýzýn. Rüzgâr çýkmýþtý en kuvvetlisinden ki daraðacýnýn kurumuþ dalarýný bile bir oyana, bir bu yana savruluyordu. Kalemini kýrmýþ hâkimin idam onayý savcýnýn ellerinde ve savcýnýn dilinden orada bulunan bütün herkesin kulaklarýndan zihinlerine iletilmiþ, gözler saatlere kilitlenmiþ, cellât ise þimdi denmesini heyecanla bekler gibi bekleyiþlerinin doruk noktasýna çýkmýþtý ki rüzgâr birden kesildi, güneþ battý, hava soðudu ve Yeþil kurumuþ daraðacýnda yaprak, Mavi ise yeþilin üstünde masmavi bir gökyüzü olmuþtu iki küçük çocuðun salýncakta sallanmasý gibi sallanarak.
|
|
Benim Öyküm
(Sinan Yýldýrým) 14 Nisan 2011 |
Soyut |
| |
Önceleri kuþ olmak istemiþtim, özgürce özgürlüðün tadýna bakabileyim diye. Sonralarý öðrendim ki en özgür kuþlar, göçmen kuþlarmýþ ve onlarýnda özgürlüðü mevsimlerin elindeymiþ. Bu acý gerçekle karþýlaþýnca kendime yeni formlar bulup kurduðum düþlerde sonsuz özgürlüðe eriþmek için arayýþlara giriþtim. |
|
|
Zaman aç kalmýþ bir aslan gibi yýrtýcý ve acýmasýz olsada bir kuðunun nazikliði ve güzelliði vardýr içinde.
|
|