• ÝzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar |
381
|
|
|
|
Börklüce’nin felsefesini, ruhunu, Karaburun yerelinden hareketle, tüm yurtta canlandýrma çabalarýnýn son üçüncüsüydü bu etkinlik. “Son üçüncüsü”, diyorum; çünkü, daha önceleri de denenmiþ; denenmiþ de, suskunluða itilmiþ kaç kez. Börklüce Mustafa adý çýkarýlýp, Karaburun Festivaline dönüþtürülmüþ ince taktiklerle. Yerel ve genel yönetimlerin, çeþitli yöntemleriyle, özellikle 12 Eylül’den sonra daha çok üretilmiþ korku virüsü. |
|
382
|
|
|
|
Ýç garartýcý þeylernen canýný sýkdým ama gusura bakma. Bi gün de güzel þeylerden söz edim diyom, yüzünü güldürecek bi haber bulamýyom. Yazdýklarým, ülkemin sorunlarý. Durumlar böyleyken, “ Bugün Ne Giysem? ” programýnýn gýritiðini yapacak halim yok herhalde. Hele hele dutduðum dakým Galatasaray birinci yarýyý lider olarak gapatdý diye zil dakýp oynayacak halim hiç yok. Ihhhh!
|
|
383
|
|
|
|
Günüm içinde en önemli kesitin özeti ve bilincine varýþým yazarken.Sesli düþünmek gibi. |
|
384
|
|
|
|
Ne yalan söyleyeyim be Hocam. Osman’ý çok iyi tanýr ve hiç de iyi bilmezdim. Derdi, iþi, gücü; akþamüzeri Hasan Aðabeyin bakkalýnýn önüne sinsice geçerek, bir de altýna gökkuþaðý rengindeki ilginç tasarýmlý o tabureyi çekmenin rahatlýlýðýyla kýzlarý incelemekti veya argoca bir tabirle inceden inceye onlarý dikizlemekti. |
|
385
|
|
|
|
hayatýmýzdaki sorunlarý þiddet içeren yöntemlere baþvurmak bir çözümmüdür |
|
386
|
|
|
|
Öðrenecek ne çok þey var ama ben bazýlarýný öðrendim.Aslýnda herkes bunlarý biliyor ama ne kadar farkýndayýz. |
|
387
|
|
|
|
bildiðimizi sandýðýmýz kainatta, en bilge þey, karadelik oluyor bu durumda. acaba farkýnda mý? |
|
388
|
|
|
|
Zýlgýt; Güneydoðu ve Anadolu Bölgesi’nin bazý yerlerinde düðünlerde eðlenmek amacýyla dili aðýz içinde deðiþik bir biçimde oynatarak ahenkli bir ses çýkarmakmýþ. Ancak ben o anlamda kastetmedim.
Zýlgýt derken….
Coþku ve sevinç anlarda baðýrarak melodik sesler çýkartmanýn yaný sýra…
Hüzün ve acýlý günler de ayný melodik sesleri çýkartmaktýr…
Hatta paylamak, baðýrarak azarlamak, aðzýnýn payýný vermek ve kýzmak anlamýnda da algýlayabilirsiniz benim kastettiðim zýlgýttan…
|
|
389
|
|
|
|
Ýnsanoðlu çalýþmak sevmiyor. Ama niye zorla kendini çalýþmaya yönelten bir düzen kuruyor. Ýçimden ilk üretim faaliyetini gerçekleþtiren manitu kuluna sövmek geliyor. |
|
390
|
|
|
|
Maskelerden arýnmýþ gerçek varlýðýmýz bilinçdýþýmýzda yatar, uyur gibi yapar. Bilincimiz, bilinçdýþýmýzdaki en dizginlenmez duygu ve düþüncelerimizi gün yüzüne çýkartmamak, gizlemek için çabalar durur. Ancak oradaki baskýn duygu ve düþünceler, bazen bilincin denetimden kaçar, dil sürçmeleri, espriler halinde dile yansýr. |
|
391
|
|
|
|
‘Bakýn kullarým, adam olmazsanýz, aklýnýzý baþýnýza devþirmezseniz, bu adamlarýn sayýsýný arttýrýrým’ diye yaratýp, bilhassa ‘uyarý niyetine’ baþýmýza gönderdiðin ‘aklý evvel’ politikacýlar var ya Allahým, ne olursun on |
|
392
|
|
|
|
Gülümsüyorum, gülümsüyorum ve biliyorum ki her þey daha iyi olacak. Olmalý da artýk ya! Bu bitirdiðim 5. olumlu bakýþ kitabý. |
|
393
|
|
|
|
Bu yazýyý sayýn baþbakan sözde demokratik açýlým için yatýðý nutuklarda Nazým Hikmet'i,Ahmet Kaya'yý andýðýnda yazdým.Yýlarca bu sanatçýlarýmýz dýþlandý tek istediðim onlarýn adlarýnýn,fikirlerinin siyaset adýna sömürülmekten vazgeçilmesidir.gerçekten bizim deðerlerimiz olduklarý için adlarý zikredilsin baþka þeyler için deðil. |
|
394
|
|
395
|
|
|
|
Tarih boyunca hiçbir toplum ya da hiçbir devlet, Türklere karþý baþ kaldýramamýþ ve hiçbir þekilde Türk’ü aþaðýlamak gibi bir ukalalýða giriþememiþtir. Zira Türkler onuruyla, þerefiyle, kahramanlýðýyla ve cesaretiyle bilinen en köklü ve en nadide uluslardan biridir.
|
|
396
|
|
|
|
Bu yaþanan bir Ýktidar Savaþýdýr. Aþkta ve savaþta her þey mubahtýr. Ýþte bu nedenle Türk halkýnýn da bütün diðer dünya haklarý gibi yönetenler ve yönetmeye talip olanlar tarafýndan kandýrýlmasý, suiistimal edilmesi, din dahil her kutsal duygu ve deðerinin, inancýnýn amaç doðrultusunda kullanýlmasý mubahtýr. |
|
397
|
|
|
|
Ýnsan, özne; sözcük ve duygular nesne... |
|
398
|
|
|
|
Gece mi çok sýkýldýnýz, gidin hemen balkona çýkýn, sýkýlýyoruuuuum ulaaaaaan, diye baðýrýn. Komþularýn hepsi de uyansýn, size baðýrsýn çaðýrsýn... Uyanmadýlar mý gecenin üç buçuðunda, saðlýk olsun, bir sonra ki gün baðýrdýðýnýzda belki uyanýrlar... Yok ya yok, takýlýyorum sakýn böyle bir þey yapmayýn.. |
|
399
|
|
|
|
Çocukluðu yaþayamamanýn nedeni ise küçükken yeterince oyun oynayamamaktan gelir. Oysa hangimiz çocukluðumuzda Çelik Çomak, Uzun Eþek, Birdir Bir, Evcilik, Saklambaç, Yað Satarým Bal Satarým ve þu anda aklýmda olmayan birçok oyunu oynamadýk.
Ýþte o dönemde oynadýðýmýz bu oyunlar, aslýnda bizi geleceðe hazýrlayan, þu andaki mesleklerimize adým atmamýzý saðlayan ve toplum içinde nasýl davranmamýzý, nasýl hareket etmemizi saðlayan oyunlarmýþ. Ýnsan bunu yýllar sonra çok daha iyi anlýyor. |
|
400
|
|
|
|
bizler içimizdeki bizi saklamak yerine obizi keþfetmenin yolunu bulalým |
|