• ÝzEdebiyat > Deneme > Yüzleþme |
241
|
|
|
|
Okuduðum romanlarda, hikayelerde en beðendiðim cümleleri, paragraflarý çizgili bir deftere yazdým…
|
|
242
|
|
|
|
Kabuðu kýrýlan her sedefin içinde inci yoktur... |
|
243
|
|
|
|
Bunca çabuk yitirmeseydik yaþadýklarýmýzý, çekip gitmeseydi bunca ya da git o halde demeseydim ben, durur muydu acaba? Paylaþýr mýydý yaþamýmý eskisi gibi yine? Ne zaman baþladý bu duygu ya da hep buradaydý da O gidince mi vardým farkýna yeni kadýným yalnýzlýðýmýn? |
|
244
|
|
|
|
Günah çýkarmak için geç kalmayýn... |
|
245
|
|
|
|
Bir ölümsüz çeliþki Hayat; varlýðýný küçük þeytanlara satmak... |
|
246
|
|
|
|
Belki biraz kendini tekrardir bu yazi.... |
|
247
|
|
|
|
Ben ölürüm zaman zaman, her zaman... |
|
248
|
|
|
|
Ýþte bu yüzden günlük bana hep, en büyük düþmanýmýn -kendimin- karþýsýna dikilmek için yanýp tutuþtuðum velakin realist bir korkaklýkla sürekli ertelediðim biraz gizemli ama cesurca bir uðraþ olarak gözükmüþtür. Onu bu denli esrarengiz ve ürkütücü kýlansa "kendime karþý dürüst davranmak" zorunluluðudur. |
|
249
|
|
|
|
Parçalanmýþ bir bedenden geriye saðlam bir çift papuç kalmasý pek mümkün olmasa da; belki mayýn toplayan masum çocuklarýn lastik papuçlarýndan biri olabilir... Yada bir gelinin veya damadýn daha nikah masasýnda baþlatýlan anlamsýz üstün gelme didiþmelerinin izi vardýr üzerinde. Belki de gitmemesi gereken bir yere doðru ayaklarý sürüklenirken kendi ayaðýna basýp kendine engel olmaya çalýþan birinindir bunlar. Yada bir Züleyha'nýn Yusuf'u kovalarken veya bir Sindirella'nýn kaçarken düþürdüðü ayakkabýlardýr. Kaçarken vurulan birinin, belki sekerken burkulan bir bileðin de olabilir... Yada eylem yaparken yerde sürüklenen bir öðrencinin ayaðýndan düþmüþtür. Veyahut ayaðý kesilen bir çocuðun annesinin içini daðlýyorlardý da gözü görmesin diye eskiciye vermiþtir. Biri çocuðuna birþeyler almak için satmýþ da olabilir basbayaðý. Karpuz kabuðundan gemiler yapan çocuklar mühimmatlarýný kaçýrýrken annesi arkalarýndan söylenerek fýrlatmýþ da olabilir, kaplumbaðalarýn da uçtuðu bir beldede, kayalýktan atlayan Halepçeli kýzýn kesik kollu aðbisinin aðzýnda taþýdýðý son yadigar da... |
|
250
|
|
|
|
Deðil mi ki Tanrý “Dünya oyun, oyalanma yeridir” buyurmuþ. En iyi oyuncudur insan. Umut yanýyla cenneti selamlayýp, zulüm yanýyla cehenneme göz kýrpan... |
|
251
|
|
252
|
|
|
|
Bitmek bilmeyen buhranlý gecelerde yapraða tutunan çið tanesi gibiyim. Umutlarým gökyüzünde bir meleðin kanadýnda asýlý. Semada gezinen bakýþlarým bile ümitsiz.
|
|
253
|
|
|
|
Ünlü yazar Virginia Woolf un tavsiyesine uyarak, her gün içimden geldiði gibi kurallarý, gidiþatý düþünmeden, sadece akýþý hissederek yazý yazacaðým. Antremana bu gün baþladým, ilk yazýmý aþaðýda görebilirsiniz, okuyan herkese, vakit ayýrdýðý için teþekkür ederim.
Bu da birþey; en azýndan, dürüstlüðü, arýyorsun, canýn yandýðýnda geri kaçýyorsun. Acýnýn içindeki güzelliði hissetmelisin, hasret sonunda biten özlem gibi, onun da mükafatý büyük. Haydi ne duruyorsun, bu gün bayram geç kalýyorsun! Barýþ artýk kendinle ve hayatýn kendisiyle, bebekliði geride býrak. Sevimlilik yeterli deðil, bazen itici de olabilir üstelik.
|
|
254
|
|
|
|
Martýlar gezerken içimde bir yerlerde, küheylanlarýn ayaklarý yerde. Ýnsan önce kendi savaþýný kazanmalý derinliklerinde. Göreceli doðrularla yola çýktýnýz mý yolun sonu gelmez…Dolaþýr durursunuz bir labirentte. ‘Ah!’ larýmýz yol arkadaþýmýz olsa da doðrular adýna olmalý savaþýmýz. |
|
255
|
|
|
|
Kendimi iki hayvan kimliðiyle özdeþleþtirdim bugüne deðin. Biri Kedi, diðeri kelebek.
|
|
256
|
|
|
|
"Bundan önceki hayatýmýn içinden geçiyorum
önceki hayatýmdaki çölden geçiyorum
þimdi iki yanýnda yükselen uzun binalara aldýrmadan
burasý çöldü biliyorum
o zaman da çöldü
bu zamanda
binalarýn örtemediði çölü görüyorum
eski bedenimde aldýðým öldürücü yaralar
yalnýzca birer leke þimdiki bedenimde
yataðan, saldýrma, ok mýzrak
fal gibi sakli duruyor derinimde
kutsal kitaplara dilini veren þiir
birer leke dilimde
bir zamanlar gördüðüm bir rüya bu
þimdi içinden geçiyorum
görmüþtüm görmüþtüm görüyorum"
Yanýmdan tekerleklerine boncuklar dizildiði için ilginç ritimlerde sesler çýkartan bisikletiyle minik bir çocuk geçiyor. Tekerlek döndükçe kum saati ters düz oluyor. Tekerlek zamaný öðütüyor. Kendimi ritme kaptýrýp arkasýndan baðlanmýþ bir teneke gibi sürükleniyorum. Bilinç altýmýn akýntýlarýndan birine, bir kanala giriyorum. Ve orada içime dolan çim kokusunu, hatýra kumbaramýn gýcýrtýlý sesi eþliðinde yüzüme çarpan vernik kokusuna baðlýyorum. |
|
257
|
|
|
|
Þu meymenetsiz herifin ettiði sözlere bakýn hele!..
“Putin’den mümin kokusu geliyor” diyor…
Veyl olsun sana!...
Olmayan aklýna, bozulup tahrif olan ilmine güvenerek kibir ve gururla, müminlerle alay ederek, müstekbirlik taslayýp konuþtuklarýna ve yazdýklarýna veyl olsun!..
Müslümanlarýn konum ve itibarlarýna dil uzatarak, istihza ve alaylarla Müminleri çekiþtirip ; “Putin’in týrnaðý olacak bir tane adam Ýslam dünyasýnda yok” þeklinde sarf ettiðin talihsiz sözlere veyl olsun!...
Geldiðin durumu görmeden, dünyada ebedi kalacaðýný zannedip dünya üzerine planlar geliþtiren, âhireti öteleyen Putin gibi birine; “mümin kokusu geliyor” þeklinde yaptýðýn boþboðazlýklara veyl olsun!...
Her bir Hümeze ve Lümeze’ye veyl olsun!
Her bir Hemmaz ve Lemmaz, cehennemin Veyl’ine gitsin…
Bay alim müsveddesi; sen de bilirsin ki; Allah’u Teala bu Sûrede, basit ruhlu, aþaðýlýk bir kiþi canlandýrýlarak böyle insanlarýn hâl ve tavýrlarýný tasvir ederek ne kadar zavallý olduklarýný anlatmaktadýr…
Ýþte o zavallýlardan biri de sensin, sen!…
|
|
258
|
|
|
|
Bir davaydý Filistin! Uzak diyarlarda unuttuðumuz.
|
|
259
|
|
|
|
bu yazýyý bana umut vermesi için yazdým. |
|
260
|
|
|
|
Yetişkinlerin dünyası güzel değil.
Yaş ilerledikçe, olumsuz birikimler artıyor, dünyanın kötülüğü daha çok göze batıyor galiba!
Çocuk ruhunu bilen duyarlı insanlar, iyilikler üzerinizde olsun...
|
|