• ÝzEdebiyat > Deneme > Yazarlar ve Þairler |
221
|
|
|
|
Bundan yedi yüz yýl evvel,Söðüt’te temelleri atýlan Osmanlý Devleti,altý asýr gibi uzun bir zaman üç kýtaya hakim olmuþ;onlarca deðiþik ýrký bünyesinde sükûnetle barýndýrmýþtýr.Fakat son dönemlerde zayýflama emareleri göstererek çöküþe geçmiþtir. |
|
222
|
|
|
|
“Malatya ilim havzasý” üyelerinden merhum Said Ertürk’ü ve mücadelesini öðrenmek için henüz mürekkebi kurumamýþ “Mehmet Said Ertürk” ile “Diz Çökmeyen Adam Ramazan Keskin Hoca” adlý kitaplar 30 Nisan–5 Mayýs 2013 tarihleri arasýnda Malatya’da açýlacak olan Anadolu 2. Kitap Fuarýnda, Beyan Yayýnlarý stadýnda okuyucuyla buluþacaktýr. Meraklýlarý için belirtmiþ olayým; Mehmet Çelen hocamla birlikte 3 Mayýs 2013 tarihinde, 14.00-18.00 saatleri arasýnda Anadolu 2. Kitap Fuarý’n Beyan Yayýnlarý stadýnda düzenlediðimiz imza gününe siz deðerli dost ve arkadaþlarý davet ediyoruz. |
|
223
|
|
|
|
Edebiyat, yeryüzünde yaþanmýþ ve yaþanmakta olan farklýlýklarý özgün bir dille ve estetik kaygýlarla bize sunar. |
|
224
|
|
|
|
Elbette ki Uluslarasý Niyazî Mýsri Sempozyum’dan kastýmýz O’nu daha geniþ kitlelere tanýtmak ve tanýþtýrmaktý. Lakin bu sempozyumda; -tebliðcilerin hepsi olmasa da- çoðunluk Mýsrî hazretlerini bize yanlýþ tanýttýlar…Tam olarak ifade edemediysem de, sanýrým siz anladýnýz anlatmak istediklerimi…
Özet olarak anlatacak olursak; birileri bizden Niyazî Mýsri’yi çalmaya çalýyor… |
|
225
|
|
|
|
bu yazýmda kitap okuma oranlarýmýz,gerçeklerimiz,sorunlarýmýz,yazara düþen görevleri kendimce yazdým ve bir çözüm yolu sundun umarým beðenilir |
|
226
|
|
|
|
“Ýlim ve Hareket Adamý Mehmet Sait Ertürk (Þark Medreseleri Müderrisi)” adýndaki bu kitapta, merhumun kronolojik biyografisinin yaný sýra, 1950 yýlýndan bu yana Malatya’da ilmi ve fikrin geliþmesini saðlayan -yazarýn sýkça ifade buyurduðu gibi- bu havzada yetiþmiþ fikir adamlarýnýn anekdotlarý, sohbetleri, basýndan yayýmlanan yazýlarý ve röportajlarý tarihi bir arþiv deðerini taþýyor. |
|
227
|
|
|
|
taze nane kokulu kahvaltýlarý ve yaz kokulu uykularý düþledim birden... |
|
228
|
|
|
|
Siz siz olun, müslüman mahallesinde salyangoz satmaya kalkýþmayýn. Keloðlan masalýndaki gibi; at’a et, it’e ot vermeye kalkýþýrsanýz, yediremezsiniz.......
|
|
229
|
|
|
|
aþký koyu bir sevdaya dönüþtürmek de sizin elinizdedir... |
|
230
|
|
|
|
kendi dünyasýnda sevgi duraðý vardý ve o durakta beklemek bir þanstý... |
|
231
|
|
|
|
Ýki imge Güven Parkýnda, almýþlar güneþi en duyarlý yerlerine, keyifle gelgit yaptýrýyorlar mevsime.
|
|
232
|
|
|
|
Bence yazarlar, içmeye devam ettikleri sürece, þiþeleri satmalarýnda sakýnca yok. |
|
233
|
|
|
|
senden kaçtýkça, sokak sokak saklandýkça, bir gölge gibi peþimdeydin hep... |
|
234
|
|
|
|
Yerinde duran sadece ayak kokusunu duyar ve daima sayýklar.Yürü git deliliðin dili olsun aðzýnda.Ve konuþ durmadan; cümlelerle koþ hayata.Ses getirsin kalem oynatmalarýn.Her kalem gýcýrtýsýnda kapýlar aç; dünyayý yerinden oynat.Yürü ayak kokunu sadece çakýl taþlarý |
|
235
|
|
|
|
Hangi çeþmenin girdabýnda ellerin su içmek niyetine sele tutuldu.Ve hangi nehrin akýntýsýnda yüreðin duygulara boðuldu.Soluðunda çakýl taþlarýnýn sertliði mi oluþtu.Her nefes alýþýnda yüreðine kayalar mý düþtü ve neden böyle bir acýya dönüþtün.Az daha bir ekmek adýna buðday tarlalarýna dil uzatacaktýn.Ve kýzarak ona buna gökteki bulutlara laf atacaktýn. |
|
236
|
|
|
|
Zola'yý ucundan, fakat samimi anlatmaya çalýþan birkaç satýr. Hepsi bu! |
|
237
|
|
|
|
Her insan fikir ve düþüncelerini bir baþkasýyla paylaþmak ister/paylaþtýkça rahatlar ama þair ve yazar herkesten daha çok yapar bunu.
O yüzden þair ve yazarlar herkesten daha çok günahkâr insanlardýr. |
|
238
|
|
|
|
Þiir bahçesinde esiyor yine esin rüzgarlarý.Kýrýlýyor en ince yerinden gül dallarý.Ýnciniyor bülbülün ince dudaklarý.Öpmelerinden geriye bir yýðýn tarumar kalýyor.Ahhhh gül endamlarý yerlerde kan aðlýyor.
Yeryüzü sularýný ince çizgiler halinde yaralarýndan süzüyor.Bir sancý halinde yayýlýyor vadiler boyunca nehirler.Çocuklar sularýn debisinde |
|
239
|
|
|
|
Herkes þiir yazar ama benim þairim bir baþka yazardý…
Köþe yazýsý yazan çok sayýda yazar ve þair var; ama benim þairim “gerdanlýk” denilen bir dörtlükle baþlardý gazetedeki köþe yazýlarýna…
Benim þairim yalnýz þair deðil hem yazar, hem þair, hem de bir ozandý…
Onunla yüz yüze Malatya’da tanýþtým. Beklenilenin çok üstünde bir mütevazi ve ilgi gösterdi bana.
Kendisiyle tanýþtýðým sýralarda ilk kitabým; “Bir Ýdamlýk Kent” yeni çýkmýþtý.
Kaldýðý otelin dinlenme salonunda ayaða kalkarak karþýladý bizi. Bir kez de kitaptan dolayý kalktý sarýldý.
Dibinde inciler saklý derin bir derya gibiydi benim þairim. Ýlminin, irfanýnýn incilerine ulaþabilmem için, bu yolda daha çok kulaç açýp daha çok dalmam gerektiðini yüz yüze/baþ baþa yapmýþ olduðumuz sohbetlerinden anladým.
Þairleri severim ancak gerçek þairimin kim olduðunu da o vakit anladým.
Þimdi haber aldým;‘þairim ölmüþ’ diyorlar…
Ýnna lillahi ve inna ileyhi raciun…
Allah ona yazdýðý o güzel þiiriler ve yazýlar harfi sayýsýnca rahmet eylesin…
Mekâný Cennet olsun þairimin. |
|
240
|
|
|
|
Aslýnda çok çabuk hazýrlanýrým, on bilemediniz on beþ dakikada... |
|