|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Silikon Kadýn 2
Ýsa Kantarcý
Roman > Korku Romaný
SÝLÝKON KADIN 2
ha bir köpeði
vardý, o yalaklaþýrdý Ýsmail’i görünce ve tavuklarý vardý, ona hiçbir insan sarýlmazdý, böyle güzel bir kadýn, kýz ona sarýlsa… gerçekte. Vay…bu inanýlmaz olurdu, o narin sýrta dokunmak, usul usul okþamak sýrtý, silikon kadýnýn sýrtý yumuþacýktý, çok eski anýlarýnýn birinde annesi bahçede domates topluyordu, annesi ona sarýlmýþ, “sen þurada bekle” demiþti, annesi onu sýrtýndan indirmiþti, sepete bahçeden domates
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Öykü > Kent |
41
|
|
|
|
En vitrinli caddelerden geçiyor. En lambalý sokaklar... Geçmiþini hatýrlatan çaðrýþýmlar nesneleþmiþ bazý dükkanlarda. Baktýkça dalýyor. Daldýkça nedamet. Nedametle bakýyor, baktýkça buhran. Çok eþli bir özlem miydi bu uyanan? |
|
42
|
|
|
|
Yorgundu...Otobüs boþtu neredeyse. Yaðmur çiseliyordu. Mayýs’tý.. |
|
43
|
|
|
|
geceleyin kentti örten karanlýk, benliðimizin en sahici yanlarýný ortaya çýkarýr. bu yazý iþte benliðimizin tam da bu yanýna yapýlan bir yolculuk denemesidir. |
|
44
|
|
|
|
‘Gecenin ilerlemiþ bir saatinde, sokak lambalarý ve ýþýklý tabelalar tarafýndan aydýnlatýlmýþ bir kentin hikâyesi…’ |
|
45
|
|
|
|
Dýþarýda yani sokaðýn dýþýnda bu kadar korkunç ne olabilirdi ki, hiç anlam verememiþtim. Tamam biz fakirdik. Baþka insanlarýn bize Çingene dediklerini de iþitmiþtim büyük aðabeylerden... |
|
46
|
|
47
|
|
|
|
Bir gidiþ ve dönüþ öyküsü... |
|
48
|
|
|
|
Ýnsanlar yine yanýlýyor!
Kuþ bakýþýný yüksekten bakmak anlamýyla sýnýrlandýrýyorlar.
Belki de bunu kasýtlý olarak böyle deðerlendiriyorlardýr diye düþünmeden edemiyorum.
Gerçi benim düþüncemin ne önemimi var!
Kimim ki ben?
Topal bir “Hüdhüd” belki de... Ara sýra gevezelik eden ama genellikle insanlarýn bakmaya tenezzül etmediði hayatýn kör noktalarýna kanlý gözlerini dikmiþ, sonbaharýn karþýsýnda buruþan, yapayalnýz bir heykel gibi çoðu zaman hareketsiz, bu meydan çeþmesinin yanýna sinmiþ, toplu taþýma araçlarýnýn ve çocuklarýn seslerine bekçilik etmek gibi bir göreve kendi kendini atamýþcasýna bir itinayla çevreye kuþ bakýþlarý atan ve topal yalnýzlýðýnda kendini avutmaya çalþan bir Hüdhüd...
Ýnsanlar gelmek bilmeyen sabahý sanki sýrtlarýnda bir tufan gibi taþýyorlar! Bu meydan daha tan aðýrmadan aklý aðrýyan binlerce topuk tarafýndan arþýnlanýyor her sabah... Birilerinin telkin ettiðinin peþinde bir ömür tüketip, umduðunu bulamayanlar ya da aramaktan yorulanlar, duraðan bir hayattan bunalýp baþýna iþ arayanlar, kaybolanlar, ardlarýnda merak edenleri olanlar ve olmayanlar, bekleyenler, bekletenler, beklediði gelenler... az da olsa aradýðýný bulanlar, belasýný bulanlar, fiyatý olanlar, deðeri olanlar... Savaþ sonrasýnda silkelenip kendine gelenler, hepten kaybedenler, kaybedecek bir þeyi kalmadýðýný düþünenler, yeniden baþlayanlar, yarasý kabuk baðlayanlar, hala kanayanlar, kaybettiklerinin izini sürenler, aradýðýný bulmaya çalýþanlar, neyi aramasý gerektiðini arayanlar, aþýklar, maþuklar, yalnýzlar, gezginler, bezginler, satýcýlar, alýcýlar, modern hýrsýzlar, evsizler... Envai çeþit insanýn hikayesi görünmez, duyulmaz bir lisanla yazýlýdýr bu kaldýrýmlarda...
Ýnsanoðlu kendi dik baþýnýn hizasýndan baþka bir görüþ mesafesini keþfe çýkmayalý hayli bir zaman oldu... Bu yüzden kendinden baþkasýný göremiyor olmasýna mazeretler sýralar! |
|
49
|
|
|
|
Bizden daha biz kalmýþ bir yabancý kent. |
|
50
|
|
|
|
Bunlarý sesini alçaltarak anlattý. Karides deyince Mehmet Bey için yine konuþmak istediði konuya dönme þansý doðdu.
|
|
51
|
|
|
|
“Ýnsanlarýn bazýlarý sadece yalanýn nedeni hakkýnda fikir yürütürler; he? Ah anne... o zaman anlayýþlý insan yok mudur? O da öyle, deðil mi? Anlayýþsýz...” diye Chao’yu düþünerek söylendi kendi kendine. Yanýndan geçen eski bir minibüsün yarattýðý toz bulutunun ortasýnda kalýnca gözleri yaþardý. Aðlamak için kendine gereken bahaneyi yaratabildi. Önce yutkundu.
|
|
52
|
|
|
|
Aradan geçen üç aylýk süre içinde Sevþan'la iki kez görüþmüþtüm ama Soft'un ölümünden bahsetmemiþtim. Sordukça iyi olduðunu söylüyordum. Ona eski kedime ait hikayeleri Soft 'muþ gibi anlatýyor kahkahayý da basýyordum. Oysa kediler komik hayvanlar deðillerdi. Neden bütün hikayelerimi abartýlý kahkahalar eþliðinde anlattýðýmý bilmiyordum.
|
|
53
|
|
|
|
“Tüm numaralar telefonunda Muazzez olarak kayýtlýyken sen beni nasýl arayabiliyorsun?” diye sordu þaþkýnlýkla.
“84. sýradasýn.”
“Peki annen?”
“7.”
“Kardeþin?”
“Hangisi?”
“Trabzon’daki”
“22.”
Kontrol etti.
“Bu þekilde numara bulduðuna inanamýyorum.” dedi.
|
|
54
|
|
|
|
Patronunuz kötü bir gün geçiriyorsa, olabildiðince alçak sesle ve yavaþ yanýt verin. Ilýmlý tonlarda konuþmak, sizi bir yetiþkin gibi gösterirken, kavgacý patronunuzu çocuk yerine koyacaktýr |
|
55
|
|
|
|
“Bilmiyorum.” dedim tereddütle. Bir þey senden kopmamý önlüyor. Soft'un ölümüne üzülmediðin için kýzýyorum ve seni onun yanýna gömme isteðim bile aðzýma gelmeden unufak daðýlýyor. Senden ne gelirse gelsin saçma bir kabulleniþ içindeyim.”
|
|
56
|
|
|
|
Bunca yýldýr, o gelmekten vazgeçmedi; ben de onu izlemekten... |
|
57
|
|
|
|
Ýç ses, kontrol edilebilir deðildir bazen. |
|
58
|
|
|
|
-Bir kadýn olmak, ayný zamanda, biraz erkek de olmak demektir. Bir erkek için ise, daha çok kadýn olmak gerekir ki, anca doðuþtan itibaren yerleþtirilen, o katýlýk hissi yumuþasýn. |
|
59
|
|
|
|
Soft, durmadan ayaðýmdan sarkan bandaja saldýrýyor, sanki açmaya çalýþýyordu. Yataðýmda doðruldum. Ayaða kalktým. Sevþan'a beni bu þekilde sarmalamasýný kimin söylediðini sordum. Beyaz gazlý bezle tüm vücudum özenle sarýlmýþtý. Ýçim þiddetle kaþýnýyordu ve tuvalete gitmem gerekiyordu. Aðýr adýmlarla zorlukla tuvalete doðru yürümeye baþladým. Arada sýrada durumumu daha vahim gösterebilmek için inliyordum. Soft'sa durmadan üzerimden sallanan bandaja pençesini takýyor, týrnaðýna takýlan bezi þiddetle yýrtmaya çalýþýyordu. Heyecanla bir hediye pakedini açmaya çalýþan çocuk gibiydi. Sevimli ve saldýrgan...
|
|
60
|
|
|
|
Para kazanmak için verilen deðer ve zamanýn ciddiyetini sorgulama düþüncesinden neden inatla kaçar ki insan? Deðer olgusunu kaðýtlara tapýnma üzerine kuranlara dair bir öykü. |
|
|
|