• ÝzEdebiyat > Öykü > Deneysel |
241
|
|
|
|
Az sonra kendini patlatacak olan bir adamýn içinde bulunduðu durumu, ruh halini anlatmayý denedim. Fena deðil...
"...Yakýnda bu meydandan telaþla geçip gitmek; meydaný görmemek mümkün olmayacak. Hala yaþayanlar telaþ içinde oradan oraya koþuþturacaklar. Ambulans sesleri olacak her tarafta ve polis sesleri de duyulacak tabi. Siren sesleri de... Gazeteciler gelecek hemen. Akþama resmim televizyonlarda olur. Köye haber gider belki. Gider tabi hemen gider. Heyecandan mý bilmem bir ter boþalýyor; sýrtým ve yüzüm bir anda sýrýlsýklam oluyor.
Yapacaklarým sonrasýnda neler olacaðýný bilmem kötü aslýnda. Ortalýk kan gölü olacak; aðlayan insanlar olacak. Aðlayan insan görmek dokunmaz ama aðlatýverir beni de. Neyse ki ben görmeyeceðim sonrasýný..."
|
|
242
|
|
|
|
Ha yavrum,bizim cavcav sokak kapýsýný açýk bulup kaçtýydý. Ezi baþýndan aydeþ bi ciba çýkýp zangadanak cavcavýn üzerine seyitince cav cav pýr dedi uçup gitti. Ben onu arýyom. Sen benim cavcavýmý gödünmü diyom |
|
243
|
|
|
|
Ücret ne demek? Neyin ücreti bu? Bana ücret mi teklif ediyorsun?
Evet, dedi, sana ücret teklif ediyorum. Paracýklar. Paracýklarýný alacaksýn ve mutlu olacaksýn. Nesi var bunun? Üzerinde düþünmemelisin. Düþünemeden yapmayý istemez misin? Bir kez olsun düþünme hayatýnda. Parayý al, iþine bak. |
|
244
|
|
|
|
Hem neden sayfalar bu kadar fazlaydý? Binlerce sayfa olmalý burada diye düþündü. Kimse çizgilerle bunlarý bitiremez. Çizgiyle bitecek olsa bir sayfa koyarlardý ve o sayfa dolunca kalkýp giderdik. O zaman bu sayfalar dolunca ben de gidebilirim diye düþündü. |
|
245
|
|
|
|
kýsa bir þey .. belki de deðil.. |
|
246
|
|
|
|
Çok soðuk bir kompartýmanda, hücrelerinin yavaþ yavaþ ýsý durumuna uyum gösterdiðini hissederken camdan baktýðýnda güneþi görebilmek fakat sadece görebilmek. Isýsýný hissedememek... |
|
247
|
|
|
|
Denizaltýnýn dibindeki dikenlikte toplanmýþ binlerce kokuþmuþ, kakýþmýþ canavar psiþik kokularýný bir kibrit çorbasý macununun kara yapraklý bir satýrýna koymuþlardý...... |
|
248
|
|
|
|
Uzaktan sevmek hasretle sevmek ne berbat bir duygudur. Seviyordu, kendine de itiraf edemiyordu
Ýnsan bu kadar sevebilir mi, acaba O da beni arasýra da olsa düþünüyormu ki böylesi severim derdi
Hastane de gözlerini açmýþtý nasýl olmuþsa yaþýyor du birileri bi zaman hastaneye götürmüþ ve yaþayabilmiþ. Yataðýn da doðruldu acaba gelmiþmiy di, hayýr gelmemiþti de taþ kalpli bi insan dý, canýný kurtarana bile teþekkürsüz dü,
ve o kadýn olduðunu da görmüþtü üstelik... Olsun dedi böyleymiþ kaderim iyi ki ona bir þey olmadý dedi, ilk ve son görüþüm dü öyle oldu dedi. Bir daha adamla ilgili konuþmalar duysada sanki o an öylesi geçen laflar gibi geldi ona, Onu düþünmemeye kitleyebilmiþti beynini, evet onu düþünerek yaþamak ýzdýrap ve öldürücü bu yük gitmiþti.
Bu açýdan rahatlamýþtý ama ne vapura bindi ne de zaten deniz de olamayacak trene,zamanýndan çok önce ihtiyarlamýþ olarak yaþadý en asgari yaþamýndan, topraðýn altýna girmeden topraðýn üstün de ölmüþtü...
|
|
249
|
|
|
|
Bir boþluða düþüþ aný gibi… Yaný baþýmdaki nesneler insanlar mý akýyor, ben mi düþüyorum? Ya içimdeki o duygu karmaþasýna ne demeli? Bir suçluluk duygusu yapýþmýþtý yakama. Bir hýrsla sýkýyordu boðazýmý… |
|
250
|
|
|
|
Köye gelen ziyaretçilerin fotoðrafýný çektiði “kýr çiçeði toplayan köylü çocuðu”ydu o. Bu iþ için doðmuþtu. ... |
|
251
|
|
|
|
konuþmanýn deðil susmanýn anlam kazandýðý bir öykü.
Arkamdan bir ses geldi. Aslýnda duyduðum bir ses sayýlmazdý. Çünkü kulaðýma gelen müzik eserlerindeki sus gibi bir sessizlikti. Garip bir melodisi vardý ve bu benim çok hoþuma gitmiþti.
sadece suslardan oluþan bir þarký gibi.
Enfes. |
|
252
|
|
|
|
Ben de önemli bir þey sanmýþtým. Demek sadece arkadaþsýnýz, dedi.
Aðzýndan çýkan sözcükleri son derece alaycý bir ses tonuyla söylemiþti. Bakýþlarýnýn altýnda
“Ben daha fazlasýný biliyorum. Ýnsafa gel de þunu doðru düzgün anlat.” der gibi bir yüz ifadesi belirgin olarak okunuyordu. Ona ne anlatacaðýmý, nereden baþlayacaðýmý bilemiyordum. Derken yeniden söze o baþladý. |
|
253
|
|
|
|
Geceye masalýný okumuþ, uyuduðuna emin olduktan sonra da yorganýný üzerine kapatmýþ ve son olarak odanýn ýþýðýný söndürmüþtü. Ay ise makyaj tazelemek için yüzünü dönmüþtü. Artýk emin olabilirdi kafasýndan geçenleri kimsenin göremediðine ve duyamadýðýna. |
|
254
|
|
|
|
:-(’F 'in ve insanüstü kakým gücüne sahip erdemli bilge filayaklý sevgilisi, matemetiðin çýkýlamaz varolmayan küresinden (nokta) paçayý yýrtýp sonsuzluðun kuyruðuna takýlmanýn bedelini bir önceki maceralarýndan daha kolay ödemediler |
|
255
|
|
|
|
Seyre dalýyorum tam önümdeki bahçenin geçmiþe karýþmýþ yüzyýllýk nadide aðaçlarýný... Kimi sararmýþ, kýrýlmýþ anýlarla dolu dallarýný rüzgara satmýþ, kimi dimdik, kimi de yaslanmýþ aslýnda olmayan duvara.
|
|
256
|
|
|
|
Kapýya biraz daha yaslandý. Farklý bir dünyada yaþamayý gerçekten çok isterdi doðrusu... Kapý koluna dirseðini dayayarak zile dokundu, çalmadý ama...
Ve bir anda kapýnýn içine geçti.
|
|
257
|
|
|
|
Yürüyordu elinde sigara, soðuk, sisli gecede. Bir karartýya yaklaþtýðýný farketti ve adýmlarýný hýzlandýrdý. Ne olacaksa bir an önce olmalýydý. Bu onun kaderiydi ve artýk yürümemekten sýkýlmýþtý. Yaþarken de bu böyle olur; hiçbir zaman kontrol edemediðimi |
|
258
|
|
|
|
Radyoda eski þarkýlar çalýyordu ve duygusallaþmak istedim. Böylece aðlayabilirdim. Geceleri aðlamak çok hoþuma giderdi. Fakat tüm çabalarým boþunaydý, kendimi kandýrmakta usta olmama raðmen |
|
259
|
|
|
|
Seni sürekli biriyle görüyorum. O kadýn kim? diye sordu.
- Ha o kadýn mý? Hiç kimse deðil. Ýþ yerinden bir arkadaþým.
- Boþuna kývýrma, istemiyorsan ben seni hiç görmemiþ gibi davranayým. Sen de yalan
söylemek zorunda kalmazsýn. Ýstersen kapatalým gitsin, dedi.
|
|
260
|
|
|
|
Bu basit öykü denemesi, ilhamýný Þükrü Erbaþ'ýn "Genelev Mektuplarý" isimli sarsýcý þiirinden aldý. "Tenime yabancýlaþtým, etime/göðsüme, kollarýma, bacaklarýma" diye baþlýyordu o þiir.
Peki ya, yabancýlaþma nerede baþladý? Onu tetikleyen neydi? |
|