|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
Ýsa Kantarcý
Roman > Korku Romaný
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
“Ýsa, senin arkandayýz, Murat, Muzaffer ve ben, sen kafaný yorma.”
Balkonda sigara içiyordum öðleden sonra, güneþ var ama serindi hava, yaz bir türlü gelmedi, yaðmur, sel, her þey can sýkýcý. Kadýnlar, kýzlar can sýkýcý, çocuklar þeytan. Güzel, iþe yarar bir þey yok gibi. “Neden geldim hayata, bu ne iþ?” Bir yaþamak derdidir gidiyor. Ne istersem, en elde etmek istersem diþimle týrnaðýmda bir mücadele vermem
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Politik Olaylar ve Görüþler |
281
|
|
|
|
Mardin, dünyada eþi az bulunur bir hoþgörü, huzur ve barýþ þehridir. Bu korkunç facia için Mardin’inin seçilmesi bir þansýzlýktýr. Mardin bunu hak etmiyor ve ayný zamanda bu olay, bölgeye karþý çok kalleþçe bir tuzaktýr.
Ýnsanlýktan nasibini almayanlar, bukalemun gibi her renge bürünüp, Kürtlerin tarihini, kültürünü, örfünü, adetini, töresini ve yöresini, “olaðanüstü hal” koþullarýnda, çok olaðanüstü çabalarla, tüm hile ve tuzaklarýyla iðdiþ edip, tüm maddi- manevi varlýklarýmýzý alt-üst ettiler.
|
|
282
|
|
|
|
Artýk ip inceliyo sabýr taþý çatlýyo yay geriliyo sýra bize geliyo Allah nurunu tamamlýyor göremiyormusunuz gözlüðümü vereyim |
|
283
|
|
|
|
An itibariyle insanlýk yanýyor, onur yanýyor, karakter yanýyor, vicdan yanýyor, merhamet yanýyor, ahlak yanýyor, ama gel gör ki, yöneticiler kendi etraflarýnda dönüp durarak suçlayacak birini arýyorlar. |
|
284
|
|
|
|
Merhaba. Ülkemizde çok fazla inþaat yatýrýmlarý yapýlýyor gerekli, gereksiz. Bu konuya bir inþaat mühendisi olan bendenizin gözüyle bakmaya çalýþtým. Yorumlarýnýzý beklerim. |
|
285
|
|
|
|
Herkes 'Gandi Kemal' i kendince anlattý Türk Halkýna bir de benden dinleyin istedim... |
|
286
|
|
|
|
VATANIMIZ, MÝLLETÝMÝZ, NAMUSUMUZ, KÝTABIMIZ ve CUMHURÝYETÝMÝZ ÝÇÝN DÖKERÝZ KANIMIZI. Ama sizin namert bedeniniz, bizim kanlarýmýzda ancak boðulur...
Selam ve dua ile....... |
|
287
|
|
|
|
Senaryoyu hazýrlayan ABD'nin, bu ''yeþil kuþak'' Ýslami projesinin bir ayaðý, bugün hala devam ediyor |
|
288
|
|
|
|
Ülkede, kan gövdeyi götürüyor, günübirlik cinayetler iþleniyor. Mafya ile devlet kurumlarý birbirini suçluyor. Gel gör ki, bizim gündemimiz bir þehrin nüfusunu alacak bir caminin yapýlýþýný kutlamak... Oysa býrakýn camiyi, küçük bir mahalle mescidinde bile iki saf, bilemedin üç safý aþmýþ cemaati görmeniz mümkün deðil. |
|
289
|
|
|
|
Onlara göre Kýbrýs’ta yüzyýllardýr yaþayan insanlar “Biraz Venedik, biraz Lüzinyan, biraz Maronit, biraz Ýngiliz, biraz Yunan ve biraz da Türktür. Ama bunlarýn hepsi birleþerek Kýbrýslý olmuþtur. Bu nedenle biz Kýbrýslýyýz” diyorlar. Yani kendilerini ayrý bir ýrkmýþ gibi göstermeye çalýþýyorlar.
Evet, Kýbrýslý olduðumuz doðru. Biz, Kýbrýslýyýz. Ama Kýbrýs’ta yaþayan Türkleriz. Kýbrýs Türkleriyiz... |
|
290
|
|
|
|
Bir yandan; Kavramlarýn onur ve haysiyeti ile oynanýrken, öte tarafta parmak kaldýrmak ve oy pusulasý Ýslamcýlýðý yapmanýn getirdiði hafiflik ‘‘Hem Emperyalist hem Ýslamcý olabilmek’’ böyle bir þey iþte. |
|
291
|
|
|
|
“Çünkü o düþündü, ölçtü, biçti. Kahrolasý ne biçim ölçtü, biçti? Tekrar tekrar kahrolasý ne biçim ölçtü, biçti?”
Bütün bunlar onun takýndýðý tutumun çok büyük hayret verici olduðu¬nu ve onun kat kat azabý hak ettiðini anlatmak içindir. Daha sonra Yüce Allah onu insanlarca görülen birtakým hallerle nitelendirerek þöyle buyurur:
“Sonra baktý, sonra kaþlarýný çattý, yüzünü ekþitti. Sonra yüz çevirip büyüklük tasladý ve hemen dedi ki: Bu nakledile gelen bir sihirden ibarettir. Bu insan sözünden baþka bir þey deðildir.”
Yani sonra tekrar baktý, düþün¬dü, Kuran hakkýndaki tenkitlerini gözden geçirdi. Daha sonra Kur’an’ý tenkit edecek bir taraf bulamadýðýndan ötürü kaþlarýný çattý, yüzünü ekþit¬ti, hoþlanmadýðýný ifade etti. Sonra imandan yüz çevirdi, haktan baþka ta¬rafa yöneldi, Kur’an’a itaat edip boyun eðmeyi kibrine yedirmedi ve bu, ancak nakledilen ve anlatýla gelen bir sihirdir. Muhammed bunu kendisin¬den öncekilerden nakletmektedir. Bu Allah sözü deðildir, aksine bu insan sözüdür, dedi.
Aman Allah’ým bu ne kadar teferruatlý bir tasvir…
Tasviri yapan Allah olunca ürpermemek elden deðil. |
|
292
|
|
|
|
Allah hepinize akýl, fikir ve vicdan versin. Ama nerde. Fikir belki bir nispet te, akýl ve vicdanýn zerreciði olamaz sizlerde. Siz olsanýz olsanýz ya sapýk, þizofren ya da insan görünümünde dünya üzerine inmiþ ve insanlarý nasýl bir birine düþürtüp kýrdýrtýrýz diye niyetler taþýyan dünya dýþý ruhsuz yaratýklarsýnýz. Evet evet… bu patlayýcýlarý ve bombalarý icat eden ve uygulayanlar kesinlikle bizim kitaplarýmýzda yazan insan kullarý deðillerdir. Sizler olsanýz olsanýz baþka gezegenlerden gelmiþ dýþ yaratýklarsýnýzdýr ve tek hedefiniz insanlarýn sonunu getirmektir. |
|
293
|
|
|
|
Korkak ve sinmiþ bir toplum yaratýlarak, devrim yasalarýný hiçe sayan gerici bir zihniyetin güdümünde, gerçekte nereye gittiði belli olmayan karanlýk bir yolda ilerlemeye devam ediyor Türkiye. |
|
294
|
|
|
|
Ýnsanlarýn toplama kamplarýnda tutulduðu bir ülke de yaþýyoruz. Daha doðrusu bir bütün olarak bakýldýðýnda kendisi toplama kampý olan bir ülkede yaþýyoruz.
Ve ben silaha sarýlmadýðý sürece, sýrf yazarak, çizerek, konuþarak ikna edebiliyorsa þeytanýn bile özgürlüðünden yanayým……
|
|
295
|
|
|
|
Alpaslan Türkeþ öldükten sonra MHP’nin baþýna Sayýn Devlet Bahçeli geçti. Ýlk icraat olarak partiyi toplama yoluna gitti. Özellikle sol kesim tarafýndan yer altý dünyasý olarak bilinen ülkücü kesimi veya o yolda özenen kiþileri temizleme yönüne gitti. Bahçeli “Ülkücü gençlerin yer altý dünyasýyla, mafya ile iþi olamaz” dedi. “Bunlarýn yeri MHP deðildir” dedi ve bütün olumsuz kiþileri temizleme yönüne gitti.
Ýyi de etti. Bu gün gelinen noktada artýk kimse MHP’ye veya ülkücülere o gözle bakmaz oldu. Hatta sempati toplamaya baþladýlar. Özellikle PKK’nýn saldýrýlarýnýn arttýðý dönemlerde Ülkücü gençler her cenazede bulunup PKK’ya tepki gösterdiler. Her cenazede, her olayda, her düðünde, her milli maçta bayrak açmaya baþladýlar. Ýstiklal Marþýmýzý okudular… |
|
296
|
|
297
|
|
|
|
Daðdaki ininde saltanat kurmuþ eþkýyabaþý, bundan sonra barýþ imzalayýp Türkiye’de ya da bir baþka ülkede sýradan bir insan gibi yaþamayý kabul eder mi sanýyorsunuz? |
|
298
|
|
|
|
Ve bugün , ablama verdiðim sözü tutacaðým. Zavallý ablacýðýmýn benim yüzümden uykularý kaçmasýn. Kimsenin, gece þöyle mýþýl mýþýl uyuma hakkýný ve özgürlüðünü elinden alamam. Basýn özgürlüðü deðil ki bu, uyku özgürlüðü !
|
|
299
|
|
|
|
Hayýrlýsýyla, bir genel seçimin daha hakkýndan gelebildik. Gerçi politik sözcülerin ekserisi, ellerinden geldiðince gerilim yarattýlar; sayelerinde ortam gerildi, küfür ve hakaret gýrla gidiyordu. Özellikle AK Parti, CHP ve MHP arasýnda. |
|
300
|
|
|
|
Bakýnýz Verheugen’in açýklamasýna yada Rumlarý tehdidine, ‘Eðer Annan Planýna hayýr derseniz TÜRK ASKERÝ ADADA SONSUZA KADAR KALIR’
Bir þey bundan daha açýk ifade edilebilir mi?
Daha net olarak ‘itiraf’ edilebilir mi?
Peki |
|
|
|